| Yaşlılar, yakında ölebilirler. | Open Subtitles | هم كبار بالسن، يمكن أن يموتوا قريباً. |
| - Ama düşman ateşiyle de, ölebilirler! | Open Subtitles | - و يمكن أن يموتوا من نار العدو، أيضا! |
| Muhafızları tut, yoksa Jason ve korsanlarıyla birlikte ölebilirler. | Open Subtitles | ابعد حراسك للخلف ايها القائد والإ سيموتوا مع "جاسون"وقراصنته |
| Yine de ölebilirler. | Open Subtitles | إنهم سيموتوا على أيه حال |
| Hızlı ölebilirler ya da yavaş ölebilirler ama sonuçta ölmeliler. | Open Subtitles | يمكنهم ان يموتوا بسرعه او ببطئ ولكن يجب ان يموتوا |
| Dünyada, denizde ölebilirler... ancak ışıkta tekrar dirilirler. | Open Subtitles | يمكنهم ان يموتوا للعالم يموتوا للبحر المظلم و يبدأوا حياة أخرى فى النور |
| Kardeşlik, onlar bu amaç uğrana yaşıyıp ölebilirler. | Open Subtitles | جمعية الأخوة، إنهم يعيشون ويموتون على مفهوم الأخوة. |
| Hatta dış iskelete sahip olanlar bile sanıldığı kadar güvende değildir zira çoğunun zırhı suyu koruyamaz olduğundan orman altının bu nemli korunağını terk ettikleri anda zamanla kuruyup ölebilirler. | Open Subtitles | حتى الذين لديهم هياكل خارجية ليسوا بمأمن معظمهم ليس لديه دروع كتيما للماء تماما وفي النهاية سوف يجفون ويموتون .إذا تركوا ملاجئهم الرطبة في الأدغال |
| - Bu yüzden ölebilirler. | Open Subtitles | هم يمكن أن ... - يمكن أن يموتوا منه. |