| önlem olarak, benimle burada buluşmasını söyledim ve özel güvenlik ayarladım. | Open Subtitles | كإجراء وقائي ، طلبت منه الإلتقاء هنا و لقد رتبت لأمن الخاص |
| Yalnızca önlem olarak hastanede tutuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يحجزونها فقط في المستشفى كإجراء وقائي |
| Pekala, önlem olarak size eşlik edeyim matmazel. | Open Subtitles | حسناً.. دعيني أرافقكِ، آنستي كإجراء وقائي |
| önlem olarak, konvoyun güzergazını, kaçış yollarını güvenli eve kadar değiştiriyoruz. | Open Subtitles | كإجراء احترازي, قمنا بتغيير مسار الموكب, وكذلك جميع المساكن, وطُرق النجاة. |
| önlem olarak ve umarım kleptomani de aileden gelen bir şey değildir. | Open Subtitles | من باب الإحتياط,واتمنى ألا يكون هوس السرقة وراثيا |
| önlem olarak. | Open Subtitles | فقط كإحتياط |
| Ben olsam önlem olarak havalandırma sistemini kapalı bırakırdım. | Open Subtitles | سنبقي على اغلاق نظام التكييف كاجراء احترازي |
| Adli bir önlem olarak dolandırıcılar her şeyi eşlerinin adına yaparlar. | Open Subtitles | كتدبير جنائي مضاد، يضع المحتالون كل شيء بأسماء زوجاتهم |
| önlem olarak. | Open Subtitles | إحتياط فقط |
| Sizi temin ederim ki sadece ihtiyatlı bir önlem olarak. İlginç. | Open Subtitles | -أؤكد لك أنّها مجرّد وسيلة احترازيّة . |
| O zaman, önlem olarak kapıyı çalmalısın. | Open Subtitles | إذاً, عليك حقاً أن تطرق الباب كإجراء وقائي |
| Herhangi bir olaya karşın, koruyucu önlem olarak silahlarımız var. | Open Subtitles | حملنا أسلحة ناريّة كإجراء وقائي في حال احتجنا إليها |
| Aynı uygulamayı daha önce büyük bir sağlık sorunu yaşama ihtimali yüksek olan müşteriler için bir önlem olarak yaptık. | Open Subtitles | المرات القليلة الذي فعلنا هذا، كان لأجل العملاء الذين بأحتمالية كبيرة لديهم تدهور صحي كبير كإجراء وقائي. |
| önlem olarak güzerhahımızı değiştirdik. | Open Subtitles | كإجراء وقائي قمنا بتغيير طريقنا |
| önlem olarak, streotmycin'le korunmanızı başlatıyorum. | Open Subtitles | "كإجراء وقائي سأبدأ الـ"بوفولاكسيس "بالـ "ستربتومايسين |
| Birisi koruyucu olarak kullanıyormuş. Bulaşmaya karşı önlem olarak Jethro. | Open Subtitles | أحدهم كان يتناوله للحماية كإجراء وقائي يا (جيثرو) |
| Muhtemelen adli bir önlem olarak da cesetten kurtuldu. | Open Subtitles | ربما كإجراء وقائي |
| Tehlike arz etmiyor ama yine de önlem olarak yeni bir tekerlek taktık. | Open Subtitles | لا خطير جداً ولكن فقط كإجراء احترازي وضعنا عجلة جديدة عليه. |
| önlem olarak evinin önünde birini bırakacağız. | Open Subtitles | حسناً .. كإجراء احترازي سنضع شخصاً أمام منزلك |
| - Şarkı ve dans için özür dilerim ama sizi buraya önlem olarak getirdik. | Open Subtitles | -نعتذر عن هذه المُقدمة الطويلة ، ولكننا أحضرناكم هنا من باب الإحتياط. |
| Aldık , efendim, önlem olarak. | Open Subtitles | قمت بذلك بالفعل,سيدي, كاجراء احترازي |
| Ya kıyafetleri hatıra olarak saklıyor, ya da forensik önlem olarak onları yeniden giydiriyor. | Open Subtitles | هو اما يحتفظ بالملابس كتذكار او يعيد الباس الضحايا كتدبير مضاد للادلة الشرعية |
| Sadece önlem olarak. | Open Subtitles | إنه إحتياط فقط |
| Sizi temin ederim ki sadece ihtiyatlı bir önlem olarak. | Open Subtitles | -أؤكد لك أنّها مجرّد وسيلة احترازيّة . |