| Hadi, aşkım. O elveda öpücüğünü alma şansım hiç olmadı. | Open Subtitles | تعال يا حبيبى, أنا لم أتلقّ قبلة موداع من قبل |
| Normal olmak, ilk öpücüğünü yaşlı bir adamdan almak olamaz. | Open Subtitles | أن تكون أول قبلة لي مع رجل في منتصف العمر |
| Ben bir ölümlüydüm... sen bana ölümsüzlük öpücüğünü verene kadar. | Open Subtitles | لقد كنا فانون معا وأعطيتني انت قبلة الخلود |
| Hep uyuyormuş gibi yapardım, ama daima öpücüğünü beklerdim. | Open Subtitles | لقد كنت دوماً أتظاهر بالنوم لكنني كنت دوماً أنتظر قبلتك |
| Sanki sen, Ben'in ilk öpücüğünü planlayacak kadar romantiksin? | Open Subtitles | كما لو أنّك رومانسي جداً لتخطّط له قبلته الأولى مع فتاة متيّم بحبها؟ |
| Annem kulubeyi satıyor, hayatımın öpücüğünü, tecrübe ettim... | Open Subtitles | ،أمّي ستبيع الكوخ .. وقد حظيتُ للتو .. بأعظم قُبلة في حياتي |
| Yüz dolarına varım, bu gece ilk öpücüğünü alacaksın. | Open Subtitles | مئة دولار تقول بأنكِ ستحصلين على قبلتكِ الأولى الليلة |
| Ben bir ölümlüydüm... sen bana ölümsüzlük öpücüğünü verene kadar. | Open Subtitles | لقد كنا فانون معا وأعطيتني انت قبلة الخلود |
| Her şeye değerdi saçını bir kez koklamayı bir tek öpücüğünü elinin tek bir dokunuşunu sonsuzluğa tercih ederim. | Open Subtitles | لكنت فضلت أن أملك نسمة من شعرها قبلة من شفتيها |
| Korkunç ejderhanın gözetiminde en yüksek kulenin, en yüksek odasında, ...gerçek aşkını ve gerçek aşkının ilk öpücüğünü bekliyormuş." | Open Subtitles | فبقيت في حراسة التنين في أعلى غرفة من أطول برج تنتظر الحب الحقيقي وأول قبلة حب حقيقي |
| Hoşçakal öpücüğünü, kucaklaşmayı, tokalaşmayı atlayayım bence. | Open Subtitles | أعتقد بأنني سأتخطى قبلة الوداع و العناق، أو المصافحـه |
| Beni eve götürecek ve gerçek aşk öpücüğünü paylaşacağız. | Open Subtitles | و يأخذني إلى المنزل و حينها نحن الإثنان سنستطيع أن نتشارك قبلة الحب الحقيقية |
| Öyle görünüyor. Fakat bu menüyle ilk öpücüğünü alman zor gibi. | Open Subtitles | بالنظر لهذه الوجبة فلن تأخذ قبلة الموعد الأوّل |
| Hatırlıyorum çünkü adam kıza şu meşhur denizci öpücüğünü verdi. | Open Subtitles | اتذكره لانه فعل قبلة البحار الشهيرة معها |
| İyi o zaman ilk öpücüğünü yarın konuşacağız demek. | Open Subtitles | حسنا، أظنّ أنّه علينا فقط أن نتحدث ًعن أول قبلة لك غدا. |
| O kadınla randevuya çıktım ve ona hayatının en iyi öpücüğünü verdim. | Open Subtitles | خرجت في موعد مع تلك الامرأة وقبلتها افضل قبلة في حياتها |
| Sanırım iyi geceler öpücüğünü kaçırdım. | Open Subtitles | أظن أنني فوتت فرصتي في الحصول على قبلة المساء |
| Ümit ediyorum ki, ilk ayağını kaldıran öpücüğünü alırsın. Biz, Mark ve Brian Baker plaj partisine hoşgeldiniz. | Open Subtitles | أتمنى أن تنالي قبلتك الأولى تعلو بقدمك عن الأرض |
| Ümit ediyorum ki, ilk ayağını kaldıran öpücüğünü alırsın. Biz, Mark ve Brian Baker plaj partisine hoşgeldiniz. | Open Subtitles | أتمنى أن تنالي قبلتك الأولى تعلو بقدمك عن الأرض |
| Ulusal öpücüğünü bana öğretir mi merak ettim doğrusu. | Open Subtitles | اتسائل إذا كان سيعلمني قبلته الوطنية |
| "Hayatının öpücüğünü kim verdi?" | Open Subtitles | "من صاحبة أفضل قُبلة حظيتَ بها؟" |
| İlk öpücüğünü benim mi vermemi istiyorsun? | Open Subtitles | لا هل انتِ تريد ان اكون قبلتكِ الاولى؟ |