"övünen" - Translation from Turkish to Arabic

    • يتباهى
        
    • يتفاخر
        
    • يفتخرون
        
    Ama şu anda Jay'e yenilmek üzereydim. 100'e kadar saymasını bilememekle övünen birine. Open Subtitles ثم أكون على وشك أن أهزم من جاي, الشخص الذي في الحقيقة, يتباهى بأنه لا يستطيع العد حتى الـ100,
    Yaptığı icraatlarla övünen yada cebinde olağandan fazla para bulunan bir esrarkeşi araman gerekiyor. Open Subtitles أريدك أن تبحث عن مدمن حصل فجأة على مبلغ كبير من المال أو أنه يتباهى بجريمة قتل
    İlaç bağımlılığıyla övünen ve tedaviyi reddeden biri. Open Subtitles إنه مدمن يتباهى بإدمانه و يرفض العلاج
    Arizona'da yırttığı suçlarla övünen bir herifle aynı hücrede kalıyordum. Open Subtitles الذي كان دائما يتفاخر حول الاشياء التى تخلص منها
    - Instagram'da yaptığı tatil ile övünen zengin bir salağın. Open Subtitles غنيُ مغفل رأيته يتفاخر برحلته على إنستقرام
    Yerinde sayıp, saçma araştırmalar yapan ve katıldığı konferanslarla övünen sen ve öbür gerzekler doktoranızı zar zor bitiriyorsunuz. Open Subtitles أنت و زملائك الآخرين الذين أنهوا الدكتوراة بصعوبة الذين يقضون الوقت في أبحاث عقيمة و يفتخرون بالمؤتمرات التي يحضرونها
    Yerinde sayıp, saçma araştırmalar yapan ve katıldığı konferanslarla övünen sen ve öbür gerzekler doktoranızı zar zor bitiriyorsunuz. Open Subtitles أنت و زملائك الآخرين الذين أنهوا الدكتوراة بصعوبة الذين يقضون الوقت في أبحاث عقيمة و يفتخرون بالمؤتمرات التي يحضرونها
    "Hristiyanlığıyla övünen kişi..." Open Subtitles الشخص الذي يتفاخر بأنه مسيحي...
    - Kendisiyle övünen: Kennex. Open Subtitles يتفاخر بنفسه "كينيكس".

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more