| İnanıyorum, Rogers. Fakat korkarım, senin öykünü polis kuşkuyla karşılar. | Open Subtitles | لكنى أخشى أن قصتك سوف تستجوبك عليها الشرطة |
| Bir an için, senin öykünü unutalım, ve uh, gerçek yaşamdan söz edelim. | Open Subtitles | لننسى قصتك لحظة لنتحدث عن الحياة الواقعية |
| Ama senin birine öykünü anlatman gerekiyor. | Open Subtitles | ولكنك تحتاج للتحدث.. وإخبار أحدهم عن قصتك. |
| Maalesef fahişe, öykünü teyit etmek için gelemedi. | Open Subtitles | للأسف، فإن العاهرة لم تستطع الحضور لتؤكد قصتك. |
| Sevgililer Günü öykünü anlatabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك إخبارنا عن قصتك يوم عيد الحب |
| öykünü kısmen duydum. | Open Subtitles | سمعت قصتك جزئيا. |
| öykünü doğru anlatmana yardım ederim. | Open Subtitles | سأساعدك في سرد قصتك بشكل سليم |
| öykünü nehre anlatırsın. | Open Subtitles | أخبرى قصتك للنهر |
| Pekala, bana öykünü anlat. | Open Subtitles | حسنٌ , أروي لـي قصتك |
| Hey, ben,ııı... öykünü okudum. | Open Subtitles | قرأت قصتك. |