"öyle düşünüyorsun" - Translation from Turkish to Arabic

• تعتقد ذلك
• تظن ذلك
• تعتقدين ذلك
• تظنين هذا
• تظن هذا
• تظنين ذلك
• تعتقد هذا
• قد تظنّين ذلك

- Atlanta. öyle düşünüyorsun çünkü olimpiyatlar orada yapılmıştı.
أعلم أنك تعتقد ذلك لأنه المكان الذي أُقيمت به الألمبياد

Daha önce hiç kullanmadığın için öyle düşünüyorsun.
تعتقد ذلك لأنك لم تأخذها من قبل

- Hiçbir şey bildiği yok efendim. - Neden öyle düşünüyorsun?
انها لا تعرف شيئا يا سيدى, اطلاقا ما الذى جعلك تظن ذلك ؟

- Bu bir dönüm noktası. - Bugün öyle düşünüyorsun.
هذه نقطة تحوّل بالنسبة لي تظن ذلك اليوم

Evet demedin, çünkü kibar birisin. Ama öyle düşünüyorsun.
لا ، لم تقولي لأنكِ مؤدبة جداً لكنكِ تعتقدين ذلك

- Niye öyle düşünüyorsun?
لماذا تظنين هذا ؟

- Neden öyle düşünüyorsun?
-ِلم تظن هذا ؟ ِلم ؟

-Sende mi öyle düşünüyorsun?
-اذاً أنتِ تظنين ذلك أيضاً؟

öyle düşünüyorsun. Ne farkı var?
أنت تعتقد هذا ما الفرق ؟

Hala Jangles'ı onun kaçırdığını düşünüyorsan, ki öyle düşünüyorsun o zaman henüz onun için bitmemiştir değil mi?
إذا كنت تعتقد إنه هو الذي خطفها ومازلت تعتقد ذلك أذا الامر لم ينتهي بالنسبة له! صحيح؟

Tanrım, hayır! Neden öyle düşünüyorsun?
لا ، لماذا تعتقد ذلك ؟

Neden öyle düşünüyorsun ki?
ولمَ تعتقد ذلك ؟

- Armin, neden öyle düşünüyorsun?
لِمَ تعتقد ذلك ، آرمين ؟

Tuhaf olanı, sen de öyle düşünüyorsun.
الأمر المضحك، أنك أيضاً تظن ذلك

- Neden öyle düşünüyorsun?
ما الذي يجعلك تظن ذلك ؟

öyle düşünüyorsun.
تظن ذلك

Demek öyle düşünüyorsun. Onu ne kadar iyi tanıyorsun ki?
إذن تعتقدين ذلك ما مدى معرفتكِ به؟

Sen de mi öyle düşünüyorsun ?
تعتقدين ذلك أنتِ أيضاً؟

Hayır, hayır... Sen öyle düşünüyorsun.
لا لا لا أنت تعتقدين ذلك

- Sen öyle düşünüyorsun.
-قد تظنين هذا

Sen öyle düşünüyorsun ama işin aslı konu kadınlar olunca hiçbir zaman sekste usta bir adam olamadım.
حسناً، قد تظنّين ذلك ولكن، في أمور العلاقات، لستُ من النّوع الذّي يطلبُ الكثير.