| Senin amacındı. Hep öyle oldu. | Open Subtitles | لقد كانت مُهمّتك أنتِ، لطالما كانت كذلك. |
| Evet, öyle. öyle oldu. | Open Subtitles | أجل , لقد كانت كذلك لقد كانت كذلك |
| sonra ayda bir kez görüşmeye başlarsınız, bizde de öyle oldu. | Open Subtitles | والآن اراهم فقط عدة مرات في الشهر إذا كان كذلك |
| Öyle olacağını düşünmemiştim, ama, öyle oldu. | Open Subtitles | لمْ أكن أعتقد أنّه سيكون مرحاً، لكنّه كان كذلك. |
| Aynen öyle oldu, Ekselansları, efendim Tanrı'ya şükür. | Open Subtitles | أنت كنت كذلك بالفعل سعادتك يا سيدي ... حتى تتولاّك العناية الإلهية، شكراً جزيلاً |
| Bana da öyle oldu! Ama bak! | Open Subtitles | كنت كذلك ايضا.. |
| Evet Maya, öyle oldu. | Open Subtitles | اجل يا مايا ، لقد فعلت هذا |
| Evet,öyle oldu,efendim. | Open Subtitles | نعم ,هذا هو ما حدث. |
| Ve öyle oldu, yaratıcı deha sayesinde, ileriyi gören ve müthiş bir hikâye. | TED | و هذا ما حدث بالفعل بفضل مبتكر عبقري، ذي رؤية، و قصة رائعة. |
| Phillipe, benim ilk çocuğum ağabeyi Pierre'in taht hakkından vazgeçmek istediğini biliyordu ki öyle oldu ve kiliseye katıldı. | Open Subtitles | كان فيليب يعرف أن ابني الأكبر أخيه بيير أراد التنازل عن الحكم وفي النهاية فعل ذلك .. |
| Doğru, aynen öyle oldu. | Open Subtitles | نعم هذا ما حدث بالضبط |
| Benim için de öyle oldu. | Open Subtitles | اعلم، إنها مُفاجأة، لقد كانت كذلك لي |
| Gerçekten de öyle oldu. | TED | وقد كانت كذلك. |
| Onu biraz ilerletince öyle oldu. | Open Subtitles | كانت كذلك عندما انتهيت منها |
| öyle oldu. | Open Subtitles | حقا", كانت كذلك,أ نبدء مجددا"؟ |
| - Senin için zor bir gün oldu, ha? - Evet, öyle oldu. Epey zorluk yaşadım. | Open Subtitles | يومٌ ليس جيد بالنسبة لك - نعم ، لقد كان كذلك - |
| Hep öyle oldu. | Open Subtitles | قد كان كذلك للابد. |
| öyle oldu, olmadı mı? | Open Subtitles | كان كذلك, أصحيح؟ |
| - Biraz öyle oldu. | Open Subtitles | نوعا ما كنت كذلك |
| Evet, öyle oldu. | Open Subtitles | كنت كذلك بالفعل |
| Evet öyle oldu. | Open Subtitles | . نعم كنت كذلك |
| öyle oldu zaten, değil mi? | Open Subtitles | حسناً,لقد فعلت هذا.اليس كذلك؟ |
| Aynen öyle oldu baba. | Open Subtitles | لقد فعلت هذا بالتأكيد يا أبي |
| Evet, çünkü aynen öyle oldu. | Open Subtitles | نعم، لأن هذا هو ما حدث |
| Benimki öyle oldu işte. | TED | هذا ما حدث لحياتي في هذه اللحظة |
| Phillipe, benim ilk çocuğum ağabeyi Pierre'in taht hakkından vazgeçmek istediğini biliyordu ki öyle oldu ve kiliseye katıldı. | Open Subtitles | كان فيليب يعرف أن ابني الأكبر أخيه بيير أراد التنازل عن الحكم وفي النهاية فعل ذلك .. |
| Evet, aynen öyle oldu. | Open Subtitles | نعم هذا ما حدث بالضبط |