| Evet öyle ve biz de sırrınızı merak ediyoruz. Sır falan yok. | Open Subtitles | أجل , أنتَ كذلك و نحن نتسائل فعلاً ما هو سرك ؟ |
| Ama bence öyle. Ve... | Open Subtitles | لكنني أظن انكِ كذلك و أنتِ تخبرين نفسكِ أنكِ بطلة |
| Öyle. Ve bu kadını durdurmak istiyoruz. | Open Subtitles | نعم انها كذلك و بالطبع كلنا نريد ان يتم إيقافها |
| Bak artık en iyi halimdeyim. O da öyle ve aşkımız müthiş olacak. | Open Subtitles | أنا بأفضل حالاتي اليوم و أظنّها كذلك و سيكون حبّنا مذهلاً جدّاً |
| Evet, öyle ve sabah ikimiz de boktan olacağız. | Open Subtitles | نعم أنا كذلك و في الصباح كلانا سيبقى جبانا. |
| Elbette öyle ve aslında bunu biliyorsun. | Open Subtitles | بالطبع هو كذلك و في أعماقك تعلم ذلك |
| Elbette ki öyle ve hep öyle kalacak. | Open Subtitles | بلطبع أنها كذلك و دائما ستكون كذلك |
| öyle ve üzgünüm. | Open Subtitles | إنها كذلك, و أنا كذلك. |
| - öyle ve sahibi var. | Open Subtitles | أنها كذلك , و هي مرتبطة |
| Annem de öyle, ve Ark'ta yaşayan tanıdıklarımız da. | Open Subtitles | أنتِ و والدتي كذلك و كل من (عرفناه على الـ(آرك |
| - Sana borçlandım. - öyle ve... | Open Subtitles | انا ادين لك انت كذلك و... |