| özel okulda 12 yıl komşulara kahve yapabilmek için okudu demek. | Open Subtitles | 12عاماً في مدرسة خاصة كي تقدم القهوة للمواطنين ؟ |
| Irksal basmakalıp düşüncelere ve sıkça hissettiğim rahatsızlığa rağmen elit bir özel okulda olmanın diğer yönlerinden öğrendiklerim olağanüstü değerliydi. | TED | رغم التفرقة العنصرية وعدم الراحة التي كنت أشعر بها، الدروس التي تعلمتها من الأجزاء الأخرى خلال دراستي في مدرسة خاصة للنخبة كانت حقاً قَيمّة. |
| Sonra küçük bir özel okulda programıma başladım. | Open Subtitles | وبدأت برنامجي في مدرسة خاصة صغيرة |
| Bir çocuğu, iyi bir özel okulda okutmanın zorluğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم مدى صعوبة إدخال طفل إلى مدرسة خاصّة جيّدة؟ |
| Kimse çocukları özel okulda olan bir politikacıya oy vermez. | Open Subtitles | لا أحد يصوت لسياسي يرتاد اِبنه مدرسة خاصّة |
| Karım işine geri döndü. İki tane de özel okulda okuttuğumuz çocuğumuz var. | Open Subtitles | وزوجتي قد عادت لتحصل على الماجستير، ولدينا طفلين في مدارس خاصة. |
| Eğer özel okulda eğitim görüyorlarsa belki de araba sadece bir zenginlik göstergesidir. | Open Subtitles | يقال هنا أن (أليسون) قادت الأطفال إلى المدرسة لو كانوا فى مدارس خاصة |
| Ayrıca Greenwich, Connecticut'ta özel okulda okuyan üç çocuğum var. | Open Subtitles | وثلاثة أولاد في مدرسة خاصة في (كونيكتيكات) |
| - Kız kardeşim bana özel okulda iş buldu. | Open Subtitles | -أختي وجدت لي عملاً في مدرسة خاصة. |
| - Maine'deki bir özel okulda. | Open Subtitles | إنها في مدرسة خاصة في ماين |
| Hem de özel okulda. | Open Subtitles | مدرسة خاصة أيضاً. |
| Bir bebeğim ve özel okulda iki çocuğum var. | Open Subtitles | لديّ مولود جديد وطفلان في مدرسة خاصّة. |