| Bunun bir sıkıntı yaratmamasını ümit ediyordum, ama belli ki öyle. | Open Subtitles | كنت آمل ألا تكون هذه مشكلة، ولكن من الواضح أنها مشكلة |
| Bir gönül macerası olmasını ümit ediyordum, ama öyle olmadı. | Open Subtitles | لقد كنت آمل أنها علاقة عابرة , لكنها ليست كذلك |
| Aslında seninle bu sabah bir konu hakkında konuşabilmeyi ümit ediyordum. | Open Subtitles | في الواقع، كنت آمل أن نتمكن من مناقشة شيء هذا الصباح |
| Bu büyük halkadaki anahtarlardan biri olduğunu ümit ediyordum. | Open Subtitles | كنت أتمنى أن يكون واحداً من هذه الحلقة الكبيرة من المفاتيح |
| Bu büyük halkadaki anahtarlardan biri olduğunu ümit ediyordum. | Open Subtitles | جميل .. كنت أتمنى أن يكون واحداً من هذه الحلقة الكبيرة من المفاتيح |
| Tüm her şeyin bitmesini ümit ediyordum. | Open Subtitles | كنتُ آمل أن ينتهي هذا الشيء كلّه سريعاً، |
| Orada bekliyor, ...ve bütün bunların gerçek olmamasını ümit ediyordum. | Open Subtitles | كنت انتظر هناك كنت آمل أن يكون ذلك غير صحيح |
| Bir paleontoloğumuz var... ve dördüncü kişinin de sen olabileceğini ümit ediyordum. | Open Subtitles | و لدينا عالمة الإحاثة و كنت آمل أن تكون أنت الرابع |
| Şemsiyede parmak izi bulmayı ümit ediyordum, ama olmadı. | Open Subtitles | كنت آمل بوجود بصمات أصابع على المظلة ولكن لم يحالفني الحظ |
| Şemsiyede parmak izi bulmayı ümit ediyordum, ama olmadı. | Open Subtitles | كنت آمل بوجود بصمات أصابع على المظلة ولكن لم يحالفني الحظ |
| Buraya gelirken, kafa dengi bir adamla tanışmayı ümit ediyordum ama sanırım pek buraya ait değilim. | Open Subtitles | لقد كنت آمل أن آتي هنا فأجد أب ممتع أتسكع معه ، ولكنني لا أعتقد أنني ملائم هنا |
| Bunca zamandır pencereden beni izlemenin sebebi bana çıkma teklif etmeyi istemen olabilir diye ümit ediyordum | Open Subtitles | كنت آمل بأنه بعد أن قمت بتفقدي من النافذة طوال هذا الوقت لربما أردت أن تطلبيني للخروج |
| Bir mucize verebileceğinizi ümit ediyordum ben de kilisenin hukiki savunma fonuna bağışta bulunayım. | Open Subtitles | كنت آمل أن تباركني بعض الصلوات ويمكنني أن اقوم ببعض التبرعات لاجل صندوق الكنسيه المالي |
| Ben de belki başka işler konuşmak için buraya geldiğinizi ümit ediyordum. | Open Subtitles | كنت آمل أن ربما تأتي هنا لمناقشة شأن آخر |
| Tekrar bir araya gelmemizi ve sana olan borcumu nasıl geri ödeyeceğimi konuşmayı ümit ediyordum. | Open Subtitles | كنت آمل أن نجتمع ونتحدث عن كيف أرد لكِ سلفكِ |
| Böyle bir şey olur diye ümit ediyordum. Sana bir kravat getirdim. | Open Subtitles | لقد كنت آمل أن يحدث هذا لذا أحضرت لك ربطة عنق |
| Bu sabah biraz konuşuruz diye ümit ediyordum. | Open Subtitles | لقد كنت آمل أن نتحدث أنا وإياك قليلاً في هذا الصباح سنتحدث.. |
| Güzel, burada yaşamak istersin diye ümit ediyordum. | Open Subtitles | رائع , كنت أتمنى أن يعجبكِ بحيث يمكنكِ العيش هنا |
| Ben de kameraman olarak neden bir psişiği kullandığını açıklamanı ümit ediyordum. | Open Subtitles | كنت أتمنى أن تفسري ، لماذا تستخدمي الوسيط الروحي كمصور خاص |
| Evet. Oğlumun seveceği müzikler olacağını ümit ediyordum. | Open Subtitles | صحيح ، كنت أتمنى من أجل شيءٍ أكثر قليلاً مثل ابني |
| Belki de başka bir şey olmasını ümit ediyordum. | Open Subtitles | ربما كنتُ آمل أن يكون شيء آخر. |
| Buraya uzlaşmaya geldiğimizi ümit ediyordum. | Open Subtitles | كنت أمل أن نأتى الى هنا و نفكر بحل منطقى معا |