|   Bu isteği Virginia Üniversitesi'ndeki öğrencilerimde görüyorum.    | TED |    أرى تلك الرغبة لدى طلابي في جامعة فيرجينيا.    | 
|   Alabama Üniversitesi'ndeki ilk yılıma kadar cebir dersi almamıştım.    | TED |    لم أدرس الجبر حتى سنتي الأولى بالجامعة في جامعة ألاباما.    | 
|   Elbette, San Fransisco mühendisleri ve California Üniversitesi'ndeki bilim insanları birbirilerini tanıyorlardı ve işlerinden haberdardılar.    | TED |    وبالطبع فإن المهندسين في سان فرانسيسكو والعلماء في جامعة كاليفورنيا يعرفون بعضهم ويعرفون مجال عمل بعضهم البعض.    | 
|   Diğer kazandığınızsa Harvard Üniversitesi'ndeki ödül törenine bir bilet.    | TED |    الشيء الآخر الذي ستفوز به هو دعوة لحضور المراسم التي تقام في جامعة هارفرد.    | 
|   Mary Willingham, Chapel Hill North Carolina Üniversitesi'ndeki akademik yolsuzluk vakasının itirafçısı.    | TED |    ماري ولينغهام واشية من جامعة شمال كاليفورنيا في تشابلهل بقضية احتيال أكاديمي    | 
|   Stanford Üniversitesi'ndeki araştırmacılar insanlara robotların mahrem yerlerine dokunmalarını istendiğinde insanların rahatsız olduklarını keşfettiler.    | TED |    فمثلا، وجد الباحثون في جامعة ستانفورد أن الناس يكونوا غير مرتاحين إطلاقًا عندما تطلب منهم لمس أجزاء الروبوتات الخاصة.    | 
|   Bundan böyle, Washington Üniversitesi'ndeki kargalarla çalışan öğrenciler bunu kocaman bir peruk ve maske takarak yapıyorlar.    | TED |    إذاً الآن، الطلاب في جامعة واشنطون الذين يدرسوا هذه الغربان يفعلون ذلك مع قناع ضخم وباروكة كبيرة.    | 
|   Bir ay içinde, Virginia Üniversitesi'ndeki fakülteye katıldı ve şu anda çoğulculuk, ırk, inanç ve kültür üzerine çalışıyor.    | TED |    خلال شهر انضمت إلى كلية في جامعة فيرجينا، وهي الآن تعمل على دراسة التعددية والعرق والإيمان والثقافة.    | 
|   İnanamıyorum, bu gece Remington Üniversitesi'ndeki partiye katılacağız ve okulun pislikleriyle konuşma şeklimizi tartışıyoruz.   | Open Subtitles |    أنا لا أستطيع إعتقاد هذا، نحن ذاهبون إلى حزب في جامعة ريمنجتن الليلة ونحن نحسن تحادثيوننا المهارات بزبد المدرسة.   | 
|   Geçen yaz Kansas Üniversitesi'ndeki bir kimya kampında laboratuvardaki bir patlamanın içindeymiş.   | Open Subtitles |    ذكر هنا أنه كان موجوداً أثناء إنفجار معمل الكيمياء في جامعة ولاية كنساس الصيف الماضي أثناء مخيم الكيمياء   | 
|   Erkek-fahişe Üniversitesi'ndeki ilk sömestrimdi.   | Open Subtitles |    كان اول فصل دراسي لي في جامعة الرجال المومسين.   | 
|   14. adam izini sürdüğümüz maili Bryden Üniversitesi'ndeki Mühendislik Fakültesi'ne gönderdi.   | Open Subtitles |    الرجل رقم 14 اعطانا عنوان بريد الكتروني تتبعناه لقسم الهندسة في جامعة برايدن.   | 
|   Teksas Üniversitesi'ndeki keskin nişancıyı duymadın mı bugün? *   | Open Subtitles |    ألم تسمع عن القنّاص في جامعة تكساس اليوم؟   | 
|   Ve sonunda, Exeter Üniversitesi'ndeki bilim adamları bu gizli konuşmaları dinlemeye başlıyorlar.   | Open Subtitles |    و أخيرا، العلماء هنا في جامعة اكستر بدءو في الاستماع لهذه المحادثة الخفية.   | 
|   Washington Üniversitesi'ndeki 12 yılda 3 bin bebek dünyaya getirdim.   | Open Subtitles |    في 12 عاما في جامعة واشنطن، قمت بتوليد3000طفل.   | 
|   Genç ve yetenekli Isaac, 1661'de Cambridge Üniversitesi'ndeki Trinity Koleji'ne girdi.   | Open Subtitles |    في العام 1661 دخل إسحاق الشاب الموهوب في كلية الثالوث في جامعة كامبريدج   | 
|   Sizin Kaliforniya Üniversitesi'ndeki Dr. Joseph Kaufman üzerine biraz daha araştırma yaptım.   | Open Subtitles |    لقد قمت بالمزيد من التقصّي، في تاريخ الدكتور جوزيف كوفمان في جامعة كاليفورنيا, واتضح أنّه سينشر عمله،   | 
|   Bu olay sana da Kent State Üniversitesi'ndeki olayları çağrıştırıyor mu?   | Open Subtitles |    ألا يبدو هذا مشابهاً بعض الشيء لما حدث في جامعة ولايه كنت ؟   | 
|   Aslında bugün Ballard Üniversitesi'ndeki tanıtım turu için erken çıktı.   | Open Subtitles |    في الحقيقة ستغادر اليوم ل تقضي نهايه الاسبوع في جامعة بالارد   | 
|   Sanırım Bayan Johnson'la zamanında Washington Üniversitesi'ndeki laboratuvarımızda ve şimdiki kliniğimizde öncü ruhun fitilini ateşleyip yaptığımızın aynı şey olduğunu söylersem abartmış olmam.   | Open Subtitles |    أعتقد أنّه ليس من الترف القول أنّ في مختبراتنا في جامعة واشنطون والآن في عيادتنا الخاصة،   | 
|   Oxford Üniversitesi'ndeki bir mutant tarafında yazılmış bir tez.   | Open Subtitles |    أطروحة، من خلال متحولة أعدت تخرج من جامعة أكسفورد.   |