| Sardunyalar sadece bir kaç yıl yaşar, yani çabuk ürerler. | Open Subtitles | السردين يعيش سنوات قليلة، إنها تتكاثر سريعا |
| Gövdelerinin hemen sağında yer alan ufak bir kese vasıtasıyla ürerler; zira bu kese kabuklarının içinde olduğundan devamlı nemlidir ve oksijen absorbe edebilmektedir. | Open Subtitles | تتكاثر عن طريق وضع محافظ صغيرة على الجهة اليمنى من جسمها داخل القوقعة والتي تمتص الأوكسجين من الهواء بسبب رطوبتها الدائمة |
| Çok hızlı ürerler. | Open Subtitles | الصراصير تتكاثر بسرعة |
| Onlar başka hiçbir canlıda olmayan bir yöntemle ürerler. | Open Subtitles | لأنّهم يتكاثرون بطريقة ليس .لها مثيل بين باقي الفصائل |
| Fagogenesis adında özel bir prosesle ürerler. | Open Subtitles | إنّهم يتكاثرون عبر طريقة خاصّة .تدعى بإحلال المُورّثات |
| Bu şekilde ürerler. | Open Subtitles | (السونتارنز) هم مستنسخين هكذا يتكاثرون |
| Çünkü ürerler." | Open Subtitles | لأنّها تتكاثر |