| Veya bir başkası Richard adına onları öldürürse, bunun gerçekten Richard tarafından yapıldığından kim şüphelenir ? | Open Subtitles | أو إذا قتلهما شخص آخر باسم ريتشاد من سيشك بأن ريتشارد لم يقتلهما؟ |
| Beraber gidersek Kim Woo Jin şüphelenir. | Open Subtitles | إذا ذهبنا سويًا، كيم وو جين سيشك في الأمر. لذا اُنزل أولًا. |
| Bakın, bütün gün evde kalırsam birileri şüphelenir. | Open Subtitles | انظر لو جلست في المنزل طوال اليوم احدهم سيشك في الامر |
| Yani, kim bir beynin kaybolmasından şüphelenir ki? | Open Subtitles | كيف؟ أعني، من الذي يشك في أن الدماغ مفقود؟ |
| Evli kadın, kocasının kendisiyle yetinmediğinden şüphelenir. | Open Subtitles | أجل , زوجة تشك في زوجها يأخذ شيء على الجانب |
| İstihbaratından şüphelenir ve sende onu başka bir gerçeğe saptırabilirsin. | Open Subtitles | أعطه سبب ليشك في "إنتل" ويمكنك الدفع به إلى واقع آخر. |
| Eğer her şey yolundaymış gibi davranmazsam, şüphelenir. | Open Subtitles | ،إذا لم أتصرف وكأن كل شيء على ما يرام فسوف تشتبه بالأمر |
| Eve çok erken gidersem beraber yaşadığım adam şüphelenir. | Open Subtitles | لأنني لو عدت مبكرة، سيرتاب في أمري الرجل الذي أعيش معه. |
| Yukarı çıkmak zorundayım yoksa bir şeylerden şüphelenir. | Open Subtitles | عليّ الذهاب للأعلى و إلّا سيشكون بوجود شيء |
| dönüp aydınlığı fark ederse şüphelenir. | Open Subtitles | وإلا فإنه سيشك في شيء ما عندما يعود |
| - Yaşlı bir kadından kim şüphelenir ki? | Open Subtitles | من الذي سيشك في امرأة كبيرة في السن؟ |
| Evet, yapmasam bir şeyler döndüğünden şüphelenir. | Open Subtitles | بلى، إن لم أفعل سيشك بوجود أمر |
| Gitmezsem daha çok şüphelenir. Kiera, eğer gerçekten evine dönebileceksen... | Open Subtitles | سيشك إذا لم أفعل ذلك انظرِ "كيرا"، إذا أنت ذاهبة بالفعل إلى المنزل، هل تمانعى |
| İptal et. İptal edersem bir şeyden şüphelenir. | Open Subtitles | ـ الغيه ـ إذا فعلنا ذلك سيشك |
| Eğer hepimiz ortadan kaybolursak, babam bundan şüphelenir. | Open Subtitles | إذا ذهبنــا جميعــاَ,والدى سوف يشك فى ذلك. |
| Kraliyet mücevherlerini bebeklerin çaldığından kim şüphelenir? | Open Subtitles | من قد يشك أن الأطفال بإمكانهم سرقة مجوهرات التاج الملكي؟ |
| İnsanlar şüphelenir. Birkaç gün içinde olur. | Open Subtitles | سوف يشك الناس، خلال يوم أو إثنان. |
| Kim bu yaşlı güzel bayandan şüphelenir ki? | Open Subtitles | فإن الذين تشك في وجود سيدة تبلغ من العمر لطيفة؟ |
| Vega'ya yakın bir yerde olursak, Gabriel bunun bir tuzak olduğundan şüphelenir. | Open Subtitles | سوف غابرييل تشك في وجود فخ إذا نحن في أي مكان بالقرب فيغا, |
| O kızların ortalığı soyup soğana çeviren birer hırsız olduklarından kim şüphelenir ki? | Open Subtitles | أعني من كان ليشك بهن؟ |
| Sen de benim gibi iyi biliyorsun ki bu gibi davalarda polis ilk önce erkek arkadaşından veya kocasından şüphelenir. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين أن أول من تشتبه به الشرطة في قضية كهذه هو الخليل أو الزوج |
| Frankie'yle beraber Janni'yi karşılamaya gideceksin çünkü eğer gitmezsen Janni şüphelenir, uçağa biner ve Chicago'ya döner. | Open Subtitles | ستذهب مع فرانكى لمقابلة جانى لانك اذا لم تكن موجودا جانى سيرتاب فى الامر ويتراجع عن خطته ويعود الى شيكاغو |
| İnsanlar senden şüphelenir, ama... tam olarak da emin olamazlar. | Open Subtitles | الناس سيشكون بك، لكن... لكنهم لن يعلموا يقينًا. |
| Ölü bölgedeyiz ama kamyon uzun süre sistemde görünmezse Samaritan şüphelenir. | Open Subtitles | علينا العمل بسرعة نحن في منطقة ميتة , لكن اذا ابقينا الشاحنة خارج النطاق طويلاً السامري) سيشتبه بنا) |