| Şüpheli bir durum göremeyince makinenin kendisini kontrol ettik. | Open Subtitles | لم أرَ أي شيء مريب و لهذا ... تفحصنا الآلة نفسها |
| Evet iki tane var ama Şüpheli bir durum yok. | Open Subtitles | نعم,هناك إثنتين لكن لا يوجد شيء مريب |
| O bebekte Şüpheli bir durum gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت شيئاً مريباً بخصوص الطفل؟ |
| Neyse ki, eğer bu adamın ölümünde Şüpheli bir durum varsa kolaylıkla ortaya çıkacaktır diye düşünüyorum. | Open Subtitles | لحسن الحظ,من السهل ايجاد أي شئ مشكوك فيه في موت هذا الرجل. |
| Bay Scanlan, Şüpheli bir durum olduğunu itiraf etmelisiniz. | Open Subtitles | يا سيد (سكانلان)، يجب أن تعترف أنّ هذا مثير للشك. |
| Suç mahalliyle ilgili Şüpheli bir durum olsaydı olaya el atacak ilk kişi ben olurdum. | Open Subtitles | إذا كان هناك موضع شك في مسرح جريمة كنت سأكون أول من يعلم بذلك |
| Şüpheli bir durum olursa ara demiştin. | Open Subtitles | قلت أن أتصل إذا كان هناك شيء مريب |
| Şüpheli bir durum var mı? | Open Subtitles | هل يوجد أي شيء مريب ؟ |
| Şüpheli bir durum var. | Open Subtitles | هناك شيء مريب |
| Şüpheli bir durum yok be Tex. | Open Subtitles | لا شيء مريب يا (تيكس) |
| Burada Şüpheli bir durum var gibi. | Open Subtitles | شيء مريب هنا. |
| - Ama Şüpheli bir durum. Yangın söndürme sistemlerinin otomatik olarak kesilme ayarları vardır. | Open Subtitles | الأمر مشكوك فيه أنظمة إطفاء الحرائق بها إغلاق آلي |
| Üsteğmen Flores'in hareketlerinde Şüpheli bir durum yok. | Open Subtitles | لم نتوقع حدوث ذلك. لم يكن هناك أي شيء مشكوك فيه بخصوص أفعال الملازمة (فلوريس) |
| Bu Şüpheli bir durum. | Open Subtitles | هذا مثير للشك |
| Suç mahalliyle ilgili Şüpheli bir durum olsaydı olaya el atacak ilk kişi ben olurdum. | Open Subtitles | إذا كان هناك موضع شك في مسرح جريمة كنت سأكون أول من يعلم بذلك |