| tabi parayla elde edebileceğiniz şeyleri de." Soruşturma kapsamındaki şüphelilerden biri de, genç hacker Jonathan James idi. | Open Subtitles | أحد المشتبه بهم من المتورطين في قضية گُنزالس هو الهاكر الشاب جُنَثَن جيمس |
| - Monsieur Clancy, ben gerçek bir cinayetten bahsediyorum... ve baş şüphelilerden biri de sizsiniz. | Open Subtitles | "أنا أقصد الجريمة الحقيقية سيد "كلانسي و أحد المشتبه بهم الرئيسيون هم أنت |
| Şu var ki o orada olmayacak, biz olacağız ve şüphelilerden biri onu öldürmek için gelecek. | Open Subtitles | إلاّ أنها لن تكون هناك، وبعدها -سيأتي أحد المشتبه بهم ليقتلها. رائع |
| Eski şüphelilerden biri mi, bari onu söyle. | Open Subtitles | أخبرني لو كان أحد المشتبه بهم السابقين. |
| O, Fresno Emniyeti'nin belirlediği şüphelilerden biri. | Open Subtitles | هو أحد المشتبه بهم الذين حدّدتهم شرطة (فريسنو). |
| şüphelilerden biri ciddi şekilde yaralandı ve hastaneye getirildi | Open Subtitles | أصيب أحد المشتبه بهم بشدة |