| Babamın beni dışarı çıkarmanı istemesi beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | لا يفاجئني أن والدي طلب منك أن تُخرِجَني |
| Bilmiyordum ama beni pek şaşırtmadı doğrusu. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بذلك لكنه بالتأكيد لا يفاجئني |
| Beni şaşırtmadı ama elim boş dönmedim. | Open Subtitles | حسناً، لم يفاجئني ذلك، لكن لم آتي خالي اليدين. |
| İkisinin de düşünceleri beni şaşırtmadı! | Open Subtitles | نعم لماذا لا تفاجئني اي من وجهات النظر هذه؟ |
| Evet ama hesaplarının temiz olması beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | أجل، لكن لا يُفاجئني أنّ حساباته سليمة. |
| Savannah'ı o mu aldı yani? Onun hayatta olması sizi hiç şaşırtmadı. | Open Subtitles | إذاً، لست متفاجئاً كونها على قيد الحياة؟ |
| Bu beni hiç şaşırtmadı. Her zaman iyi bir yazardın. | Open Subtitles | حسنا، فإنه لا يفاجئني على الإطلاق لقد كنت دائما كاتبا كبيرا |
| Rusya'nın fikir değiştireceğini umuyorduk ama vetoları beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | لقد أملنا أن تغير روسيا موقفها، لكن استخدامهم حق الفيتو لا يفاجئني |
| - Şeyy, Bu sabahki hiçbir şey beni bu kadar şaşırtmadı. | Open Subtitles | -تبدو متفاجئاً -لم يفاجئني شيء هذا الصباح عدا هذا |
| Açıkçası beni hiç şaşırtmadı. | Open Subtitles | بصراحة، هذا لا يفاجئني على الإطلاق. |
| Bazı sorunlarının olması beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | لا يفاجئني أنكِ تعانين من مشاكل نفسية |
| Neden ayda bir mülkünün olması... - ... beni şaşırtmadı? | Open Subtitles | -لمَ لا يفاجئني أنّ لديكَ ملكيّة على سطح القمر؟ |
| BG: Bu beni şaşırtmadı, çünkü— (Alkışlar)— çünkü bahsettiğiniz olaylardan dolayı. | TED | ب.ج. : هذا لا يفاجئني بسبب -- (تصفيق) -- بسبب القصة التي أخبرتها. |
| Bu beni çok şaşırtmadı. | TED | هذا لم يفاجئني كثيراَ. |
| Gemide geçirdiğim şu kısa sürede gördüğüm kadarıyla suçlamalar beni birazcık bile şaşırtmadı | Open Subtitles | من ما رأيته بالوقت القصير الذي قضيته على هذه السفينة، هذه الأتهامات لا تفاجئني و لو قليلاً. |
| Neden beni şaşırtmadı acaba? | Open Subtitles | كيف يُمكن لهذا الأمر أن يُفاجئني ؟ |
| Ama sonunda ölümüne sebep olması beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | ولكن لم أكن متفجأه بان هذا اخيراً تسبب في قتله |
| Bu dediğin şu noktada beni şaşırtmadı aslında. | Open Subtitles | ان هذا لا يُفاجئُني في هذه النقطة ِفي الحقيقة |
| Bu seni şaşırtmadı mı? | Open Subtitles | ألا يفاجئكِ ذلك؟ |
| Sebastian'ın geçmişine dayanarak, bu davranışı beni şaşırtmadı diyebilirim. | Open Subtitles | "بالنسبة لتاريخ "سباستيان هذا السلوك لا يفاجئنى |
| Bu beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | هذا لم يدهشنى .. دائماً هذه الأفعال تصدر من هؤلاء |
| Tabi, bunu ağzını aşırı derecede küçük... açan kızdan duymak pek şaşırtmadı beni. | Open Subtitles | حسناً، لست متفاجئ بسماع ذلك من الفتاة ذو الفم الصغير بشكل غير معقول |
| Pekala, açıkçası kaybolması beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | حسنا، بصراحة،, أنا لست متفاجئا أنها مفقودة |