| Yasak şehrin içinde her zaman İmparator kalacaksınız... ama dışarıda değil. | Open Subtitles | أنت دائما ستكون الإمبراطور داخل المدينة المحرمة لكن ليس في الخارج |
| şehrin içinde biriyle kısaca iletişim kurdular. | Open Subtitles | لقد قاموا بالإتصال مع شخص ما لفترة قصيرة داخل المدينة |
| - Böylece tepenin zirvesine çıkacak ve şehrin içinde olduğunuzu düşünürlerken kalan kuvvetlerinin üzerlerine çökeceksiniz. | Open Subtitles | وهذا ما سيعطيك الوقت لتعبر الحافة وأن تتخلص من بقية رجاله الذين يعتقدون أنك داخل المدينة |
| Bu şehrin içinde. | Open Subtitles | إنه بداخل المدينة |
| - Çok yakın, şehrin içinde. | Open Subtitles | - إنه قريب، بداخل المدينة - |
| Henüz tam da şehrin içinde değiliz. | Open Subtitles | نحن لسنا بالضبط داخل المدينة حتى الآن |
| şehrin içinde Benton ve diğer adamı arayan adamları varmış. | Open Subtitles | لديهبعضالرجال.. داخل المدينة يبحثون عنه يبحثون عن (بنتن) و الرجل الآخر |