| Karakol polislerinin gözü önünde gizemli bir şekilde öldü. | Open Subtitles | مات بشكل غامض في مثول رجال شرطـة من دائـرة الشرطـة 31 |
| Karakol polislerinin gözü önünde gizemli bir şekilde öldü. | Open Subtitles | مات بشكل غامض في مثول رجال شرطـة من دائـرة الشرطـة 31 |
| Ona sahip çıkardı ama sonra trajik bir şekilde öldü ve Marilyn'in kariyeri de kötüye gitti. | Open Subtitles | لقد كان محافظاً جداً و بعدها مات بشكل شنيع و سيرتها الفنية فشلت بشكل ذريع |
| Muhtemelen biliyorsunuzdur önceki avukatım beklenmeyen bir şekilde öldü. | Open Subtitles | كما تعرف على الأرجح، محامي السابق توفي بشكل مفاجئ. |
| Dün yakın arkadaşım ve sevgili habercimiz Thomas Logan ani ve trajik bir şekilde öldü. | Open Subtitles | بالأمس صديقي العزيز و زميلِ الصحفي (توماس لوجان) توفي بشكل مأساوي وغير متوقع |
| John tüm motorcuların ölmesi gerektiği şekilde öldü. | Open Subtitles | جون مات بالطريقة التي يجب ان يموتو بها جميعاً... |
| Kanser yüzünden yavaşça ve korkunç bir şekilde öldü. | Open Subtitles | و مات ميتة بطيئة و مروعة من السرطان |
| Henüz 19 yaşında korkunç bir şekilde öldü. | Open Subtitles | التي ماتت ببشاعة في عمر 19 |
| Ben mi öldürdüm? Bir şekilde öldü. | Open Subtitles | لقد مات بشكل ما |
| Beklenmedik bir şekilde öldü. | Open Subtitles | لقد مات بشكل مفاجىء |
| Babam da aynı şekilde öldü. | Open Subtitles | أبي مات بالطريقة نفسها |
| Her ikisi de korkunç şekilde öldü. | Open Subtitles | كلاهما مات ميتة فظيعة |
| 'Dora, memnun ol, iyi bir şekilde öldü.' | Open Subtitles | 'ستسعد (دورا) لأنه مات ميتة هادئ' |
| Fena bir şekilde öldü. Çığlıklar atarak. | Open Subtitles | لقد ماتت ببشاعة وهي تصرخ |
| Feci şekilde öldü. | Open Subtitles | لقد ماتت ببشاعة وهي تصرخ |