"şey yaparsan" - Translation from Turkish to Arabic

• فعلت شيء
• قمت بفعل
• فعلتَ شيئاً
• إن فعلتَ
• اذا قمت

Benim için bir şey yaparsan ben de senin için bir şey yapabilirim.
و إذا فعلت شيء من أجلي، أعتقد أن بإمكاني فعل شيء من أجلكِ

Ama sonucunda beni terk edeceği bir şey yaparsan seni öldüresiye döverim.
ولكن اذا فعلت شيء يسبب تركها لي سأضربك لدرجة الموت

Bak, onun için hoş bir şey yaparsan belki ben de senin için yaparım.
إنظر، لو فعلت شيء لطيف معه ربما سأفعل شيئا لطيفا معك

Çünkü bir kez daha böyle bir şey yaparsan seni boşarım.
لأنه إن قمت بفعل شيء كهذا مجدداً سأقوم بتطليقك وسآخذ كل نقودك

Ama bir daha böyle bir şey yaparsan seni affetmem.
لكن, إذا فعلتَ شيئاً كهذا ثانيةً فلن أحتفظ بك

Başka bir şey yaparsan, iyiye gitmeden evvel olay çok daha kötü bir hâl alır.
إنّي أُخبركَ، إن فعلتَ أيّ شيءٍ آخر، سيسوء الأمر قبل أن يتحسّن.

Bir daha böyle bir şey yaparsan kafanı kırarım senin.
نعم ... ـ ستكون رأسك اذا قمت بذلك مرة اخرى

Başka bir şey yaparsan, onlardan fazlasını yaparsan ne olacağını sanıyorsun?
ماذا كنت تعتقد بأن يحدث لو فعلت شيء آخر شىء ما أكثر مما فعلوه ؟

Eğer biriyle konuşursan ya da aptalca bir şey yaparsan...
لو تحدثت مع أحد أو فعلت شيء غبي

Eğer biriyle konuşursan ya da aptalca bir şey yaparsan... Seni öldürürüm.
لو تحدثت مع أحد أو فعلت شيء غبي - سأقتلك -

Ama, eğer hoşuma gitmeyen bir şey yaparsan, seni davadan alırım.
لكن لو فعلت شيء لا أحبه سوف أسحبه

Eğer Somee'ye herhangi bir şey yaparsan, sonuçlarına katlanırsın.
إذا فعلت شيء بـ(سومي) سوف تتحمل العواقب.

Bir daha bunun gibi bir şey yaparsan...
اذا فعلت شيء كهذا مره اخرى..

Aptalca bir şey yaparsan, ilacı alamayacak.
وهي لن تحصل عليه إذا قمت بفعل شيء غبي

Eğer bir kez daha, yalnız bir kez daha Kalle'ye bir şey yaparsan seni öldürürüm.
- اذا قمت بفعل شيء مرة اخرى ضد (كالى) اذا سأقتلك بنفسى

Tabii karşılığında bir şey yaparsan.
أستطيع إذا فعلتَ شيئاً مِنْ أجلي.

Karma denilen şeyde kötü bir şey yaparsan, başına kötü bir şey gelmesi gerekmiyor muydu?
أليست العاقبة الأخلاقية هى أنكَ إن فعلتَ شيئاً سيّئاً،سيحدث لكَ مثلها؟ !

Eğer öyle bir şey yaparsan ilk uçakla buradan giderim.
سأكونُ على متن أول طائرةِ ترحل مِن هنا إن فعلتَ هذا

Bizim için bir şey yaparsan, ...sana biraz kas ödünç veririm.
اذا قمت بعمل ما لنا سأعيرك بعض رجالي