| Daha hala vakit varken, bu konuda bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | تعلمين، بأنكِ لابد أن تفعلي شيء لذلك قبل فوات الأوان. |
| Fakat gösteri için başka bir şey yapmalısın mesela koordinasyon veya üyelerimize yardımcı olmak gibi | Open Subtitles | ولكن من الافضل ان تفعلي شيء اخر مثل التنظيم او الاعتناء باعضاء فرقتنا |
| Belki de daha az güç isteyen bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | ربما عليك فعل شيء آخر أقل صعوبة |
| Ben onu alırım. Ross şu çiftleşme olayıyla ilgili bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | عليك فعل شيء حول الامتطاء |
| Bunları yapmalısın. Böyle bir şey yapmalısın. Anladın mı Bay Palyaço? | Open Subtitles | عليك أن تفعل شيء مثل هذا فهمت قصدي, يا سيدي المهرج؟ |
| Bir şey yapmalısın. - Hay! | Open Subtitles | (دة مش بيتنفش يا (جوردن لازم تعمل حاجة |
| - Benim için bir şey yapmalısın. - Bak, beni rahat bırakman gerekiyor. | Open Subtitles | اريدك ان تفعل شئ لي - انظري , يجب ان تتركيني لوحدي - |
| Yavaş yavaş uzaklaşmak için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | شارلوت وأبوس]؛ ق الحق. ما عليك القيام به شيء لاتخاذ حافة الخروج. |
| Eğer kalkmak istiyorsan benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن ذلك عليك أن تقوم بشيء من أجلى |
| Ama teklifini düşünmemi istiyorsan, benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | ولكن إذا أردت أن أقبل عرضك عليك أن تفعلي شيء في البداية. |
| Ama az önce söylediklerinin birazcık bile seni anlattığını düşünüyorsan bence bu konuda bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | كلا، لكنبصدق، لو آي شيء مما قد قلت ينطبقو لوقليلاعليك, لربما أردت أن تفعلي شيء حياله |
| Yine de saçların konusunda bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تفعلي شيء بهذا الشعر، مع ذلك. |
| Sen de yüzün konusunda bir şey yapmalısın, tamam mı? | Open Subtitles | يجب أن تفعلي شيء بوجهكِ، اتفقنا؟ |
| Benim için küçük bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك فعل شيء واحد صغير لي |
| Kurtlar. Yakınlar. Bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | الذئاب قريبة, عليك فعل شيء ما |
| Bu konuda bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | لكن يجب عليك فعل شيء حول هذا. |
| Adamı insanlara daha sempatik gösterecek bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تفعل شيء لجعل هذا الشخص محبباً للكائنات البشرية |
| - bu kararı vermeden önce benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | قبل ان اوافق يجب ان تفعل شيء من اجلى |
| Baba... Benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | أبي, أريدك أن تفعل شيء من أجلي |
| Jordan, nefes almıyor. Bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | جوردن)، دة مش بيتنفس) لازم تعمل حاجة |
| Hâlâ yaşıyor. Sadece benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | لازال على قيد الحياه, لكن اريدك ان تفعل شئ لي |
| "Seni eve göndermek için büyü gücümü kullanmamı istiyorsan önce benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | اذا ترغب مني أن أستخدم قواي السحرية لأرسلك للوطن يجب أن تفعل شئ ما لأجلي أولاً |
| Elbette ama önce, benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | - بالتأكيد. ولكن ما عليك القيام به شيء بالنسبة لي أولا. |
| Sana yardım edebilirim. - Önce benim için bir şey yapmalısın. | Open Subtitles | يمكنني مساعدتك لكن أولاً عليك أن تقوم بشيء من أجلي. |