| O salakça erkek fantezilerine benzeyen bir şey yaptık. | Open Subtitles | لقد فعلنا شيئاً يشبه جداً ما يفعله الذكور |
| Allah'ım, zannediyorsun ki biz çok yanlış bir şey yaptık ama öyle değil. | Open Subtitles | يا للمسيح أنت تعتقد أننا فعلنا شيئاً غير طبيعي لكننا لم نفعل |
| Yanlış bir şey yaptık ama aynı zamanda doğru bir şey de yaptık. | Open Subtitles | لقد فعلنا شيئاً سيئاً ولكننا سنفعل شيئاً جيداً |
| Bizim için senin de yapacağın bir şey yaptık. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما كنت لتفعله لكلانا |
| - Bu ayı için yeterince şey yaptık. - Ses de yükseldi. | Open Subtitles | ـ فعلنا ما يكفي لهذا الدب ـ وصوتك |
| Yani kötü bir şey yaptın. Hepimiz bir sürü kötü şey yaptık. | Open Subtitles | اقترفتِ أمراً سيّئاً إذاً ونحن اقترفنا العديد مِن المساوئ |
| Herkes, harika bir şey yaptık diyecek ki bu aslında bir hiç olacak. | Open Subtitles | الجميع سيقول، رائع قمنا بشيء ما، لكن بالحقيقة هو لا شيء. |
| Gerçekten de son üç yıldır Tracy ile bir sürü çılgınca şey yaptık. | Open Subtitles | ياإلهي, نحن بالتأكيد فعلنا أشياء جنونية مع ترايسي في السنوات الثلاث الماضية |
| Bu nedenle güvenlik alanında görülmemiş bir şey yaptık, | TED | لذا فعلنا شيئا لم يسمع به في ميدان الأمن. |
| Bunun için artık çok geç ama sanırım Boeun'a çok korkunç bir şey yaptık. | Open Subtitles | إنه متأخر جدا لهذا لكن أنا متأكّدة بإنّنا عملنا شيء مروّع إلى بويون |
| Öyle olmamalı çünkü kamp gezisinde bir şey yaptık. | Open Subtitles | لا يجب عليك هذا, لأننا فعلنا شيئاً في رحلة التخييم تلك |
| Bence tüm bunları hak edecek bir şey yaptık. | Open Subtitles | نظريتي، أننا فعلنا شيئاً ما لنستحق ذلك. |
| İyi bir şey yaptık, değil mi? | Open Subtitles | لقد فعلنا شيئاً جيداً ؟ أليس كذلك ؟ |
| - Hemen açıkla! - bir şey yaptık ve sen hala... | Open Subtitles | فسّر هذا - لقد فعلنا شيئاً ما بينما أنت ـ ـ - |
| Adım Gladys. Kötü bir şey yaptık. | Open Subtitles | اسمي غلاديس لقد فعلنا شيئاً سيئاً هنا |
| Sence yeteri kadar şey yaptık mı? | Open Subtitles | أتظن أننا فعلنا ما يجب؟ |
| Ama kötü bir şey yaptık. | Open Subtitles | لكننا فعلنا ما هو سيء" |
| Ee şey, korkunç bir şey yaptık, korkunç bir hata. | Open Subtitles | لقد اقترفنا غلطة فادحة. |
| Çünkü... Üniversitenin son yılında, Cooper ile salakça bir şey yaptık. | Open Subtitles | لأن في عامنا الجامعيّ الأخير، (كوبر) وإيّاي اقترفنا جرمًا غبيًّا. |
| Biz en son ne zaman yeni bir şey yaptık? | Open Subtitles | متى كانت آخر مرة قمنا بشيء جديد؟ |
| Birçok şey yaptık. | Open Subtitles | هل فعلتماها؟ لقد فعلنا أشياء كثيره |
| Geçen gece hazırlıksız bir şey yaptık. | Open Subtitles | البارحة فعلنا شيئا فى خضم اللحظة نوعا ما |
| Biz korkunç bir şey yaptık. | Open Subtitles | عملنا شيء فظيع. |