| - Hâlâ ona karşı bir şeyler hissettiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ما زلت تملكين مشاعر نحوه |
| Hâlâ onun için bir şeyler hissettiğini söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرني أنك ما زلت متعلقاً بها. |
| - Benim için bir şeyler hissettiğini sanmıştım. - Chloe, sen harikasın. | Open Subtitles | كنت أظن انك تكن مشاعر تجاهي كلوي ، انتِ رائعة |
| Bir Ölüm Meleği olsan bile, Misa için bir şeyler hissettiğini biliyorum. | Open Subtitles | رغم أنك إله موت ، إلا أنك تكن مشاعر لـ ميسا |
| Çünkü bana karşı bir şeyler hissettiğini biliyordum ve aramızdakilerin garip bir hal almasını istemedim. | Open Subtitles | لأني أعرف أنك تكنّ مشاعراً تجاهي، ولا أريد أن يكون الوضع غريباً بيننا |
| O zavallı aşağılık herif Hannah'ın kendisi için gerçekten bir şeyler hissettiğini sanacak kadar aptal birisi. | Open Subtitles | ذلك الوغد المسكين غبيّ جداً حيث إعتقد أنّ (هانا) تكنّ مشاعراً له في الواقع. |
| Neden hâlâ bana karşı bir şeyler hissettiğini kabul etmiyorsun? | Open Subtitles | اعترفي أنك ما زلت تكنّين مشاعراً تجاهي |
| En iyi arkadaşım bana gelip erkek arkadaşıma karşı bazı şeyler hissettiğini söylüyordu. | Open Subtitles | أن أعز صديقاتى أخبرتنى بأنها تكن مشاعر لحبيبى |
| Bir Ölüm Meleği olsan bile, Misa için bir şeyler hissettiğini biliyorum. | Open Subtitles | رغم أنك إله موت ، إلا أنك تكن مشاعر لـ ميسا |
| Cate'e karşı bir şeyler hissettiğini anladığından beri? | Open Subtitles | منذ أن كنت تكن مشاعر نحو كيت ؟ |
| Bana, gerçekten ona karşı bir şeyler hissettiğini söyleme. | Open Subtitles | قل لي أنك لا تكن مشاعر تجاهها. |
| Herkes Jordan'nın Renny'ye karşı hâlâ bir şeyler hissettiğini biliyordu. Ama çekimler sırasında son derece profesyoneldi. | Open Subtitles | الكلّ يعلم بأنّ (جوردن) ما زالت تكن مشاعر نحو (ريني)، لكنها كانت تعمل بشكل احترافي أثناء التصوير |