| Beraber müthiş şeyler yapabiliriz, sen ve ben. | Open Subtitles | يمكننا فعل أشياء عظيمه أنا وأنت |
| Bir şeyler yapabiliriz istersen. Sinemaya gideriz belki? | Open Subtitles | بإمكاننا أن نقوم بأشياء لو أردتي فيلم , ربما ؟ |
| Beraber harika şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | يُمكننا القيام بأشياء لا تُصدق معاً |
| Dinozorların aksine, bunun hakkında bir şeyler yapabiliriz. | TED | وعلى عكس الديناصورات، يمكننا أن نفعل شيئا حيالها. |
| Eğlenceli bir şeyler yapabiliriz. Kumsal partisine ne dersiniz? | Open Subtitles | يمكننا القيام بشيء ممتع، ما رأيكم بحفلة شاطئية؟ |
| Bu yüzden, hoş olmayan şeyler yapabiliriz ama biz savunmacıyız. | Open Subtitles | هكذا... نحن نفعل أشياء مرفوضة... لكننا نبقى فى موضع دفاعى. |
| Dünyanın her yerinde bir şeyler yapabiliriz ama önce kendi insanlarımız için yapmalıyız. | Open Subtitles | نستطيع ان نقوم بالاشياء في جمع انحاء العالم ولكن اعتقد انه من الواجب ان نقوم بشيء لشعبنا هنا في بلدنا الخاص |
| Pekâlâ, işe yarar bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | تمام ، تمام، نحن يمكننا أن نعمل شيء مفيد |
| Bakın, belki birlikte başka şeyler yapabiliriz. Bayan Robinson, sinemaya gitmek ister misiniz? | Open Subtitles | أنظري نحن نستطيع أن نفعل شئ أخر سوية، سّيدة (روبنسن)،هل تحبين الذهاب لمشاهدة فلم |
| Belki savaş bittikten sonra birlikte bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | ربّمـا نستطيـع أن نفعل شيء سويـاً لاحقـاً عندمـا تنتهي الحرب |
| Özellikle çok daha özel şeyler yapabiliriz. | TED | وبصورة محددة أكثر .. يمكننا القيام بأمور معينة |
| Sonra güpegündüz park yerindeki arabada dile getirilmeyecek şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | ونستطيع فعل أشياء لا يصح الكلام عنها في الجراج داخل العربة.. في ضوء النهار - حسناً - |
| Harika şeyler yapabiliriz Michael. | Open Subtitles | يمكننا فعل أشياء سوية أشياء عظيمة |
| Senin hayal bile edemeyeceğin, şeyler yapabiliriz, Lebowski! | Open Subtitles | يمكننا أن نقوم بأشياء لم تحلم بها (ليباوسكي) |
| Senin hayal bile edemeyeceğin şeyler yapabiliriz Lebowski. | Open Subtitles | يمكننا أن نقوم بأشياء لم تحلم بها (ليباوسكي) |
| Beraber harika şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | يُمكننا القيام بأشياء لا تُصدق معاً |
| Benimle yukarı gelmeni istiyorum. Beraberce iyi şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | أريدكِ أن تأتي معي، يمكننا أن نفعل أشياءً رائعة سوياً |
| Eğer istersen, başka şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نفعل شيئاً آخر إن كنتِ ترغبين.. |
| Belki Photoshop'da bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا القيام بشيء ما عن طريق برنامج الفوتوشوب |
| İyileştiğinde belki beraber bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | عندما تتعافى ربّما يمكننا القيام بشيء ما |
| Birlikte burada harika şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نفعل أشياء عظيمة هنا معا ، أنا وأنت. |
| Ben de belki beraber bir şeyler yapabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | اسمع , فكرت أنه يمكننا أن نقوم بشيء معاً |
| Çünkü bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | لانه يمكننا أن نعمل شيء ما جانبي |
| Belki bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا أن نفعل شئ. |
| Nasıl sarılır bilmiyorum, ama yaratıcı bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | أنا لست متأكدة أننا نستطيع لفه ولكن ربما نستطيع أن نفعل شيء ما مبدع |
| Ve bence daha fazla böyle şeyler yapabiliriz, bu daha fazla etki anlamına gelir ve yaptığımız şeyler insanların imkansız olarak gördüğü şeyler. | TED | وأعتقد أنه كلما قمت أكثر بأمور مثل هذه، كلما كان تأثيرك أكبر، وهنا أتحدث عن القيام بأشياء لم يكن ليعتقد الناس أنها ممكنة. |