| Öldürmek ve affetmek bir liderin öğrenmesi gereken son şeylerdir. | Open Subtitles | القتل والشفقة هم آخر شيئان يجب على قائد ان يتعلمهما |
| Yargılama ve değerlendirme beynimizin hesaplaması için karmaşık şeylerdir. | TED | الحكم والتقييم شيئان معقدان على أدمغتنا لحسابهما |
| Gerçekle yüzleşelim: Bir doktorun dediği ve kastettiği genelde farklı şeylerdir. | Open Subtitles | ما يقوله الطبيب وما يعنيه، شيئان مختلفان عادة |
| Bazen bizi birbirimize bağlayan şeyler bırakmaya hazır olmadığımız şeylerdir. | Open Subtitles | أحياناً الأشياء التي تربطنا معاً هي أشياء لسنا مستعدين لتركها |
| Tabii, 16 yaşındaki bir kız ve 16 yaşındaki bir psikopat farklı şeylerdir. | Open Subtitles | نعم هي بعمر 16 و لديها فقط 16 نوع من المزاج لكن هذان أمران مختلفان |
| Fakat bazen görünenle olan farklı şeylerdir. | Open Subtitles | ولكن في بعض الأحيان كيف يبدو الأمر وحقيقته الفعلية، شيئان مختلفان. |
| # Herkes sanır ki, opera ve rap ayrı ayrı şeylerdir. | Open Subtitles | الجميع يظنون أن الـ أوبرا والـ راب # هنا شيئان مختلفان |
| Evet, ama bilmek ve kanıtlamak, iki farklı şeylerdir. | Open Subtitles | نعم .. و لكن معرفة شئ و أثباته هما شيئان مختلفان |
| Ağzınızda yemek koyarak ve yeme iki çok farklı şeylerdir. | Open Subtitles | حشر الطعام في فمكِ والاكل شيئان مختلفان تماما. |
| İnsanların senden korkması ve sana saygı göstermesi birbirinden farklı şeylerdir. | Open Subtitles | الخوف والإحترام هم شيئان مختلفين |
| Seks ve Aşk birbirinden tamamen farklı şeylerdir. | Open Subtitles | الجنس والحب هما شيئان مختلفان. |
| İkisi farklı şeylerdir | Open Subtitles | الإيمان والإخلاص شيئان مختلفان تماما |
| Korku ve saygı farklı şeylerdir. | Open Subtitles | الخوف والاحترام شيئان مختلفان يا أخي |
| Istek ve ihtiyaç çok farkli şeylerdir Leonid. | Open Subtitles | تريد... و تحتاج... شيئان مُختلفان تمامآ، ليونيد. |
| Şüphelenmek ve cinayeti kanıtlamak, bu ikisi farklı şeylerdir. | Open Subtitles | الشك واثبات القتل هما شيئان مختلفان جدا |
| Yani bu tür şeyler ofiste bulup da başka yerde bulamayacağınız şeylerdir. | TED | لذلك فان هذه هي الأشياء التي لن تجدها في مكان آخر , ولكنك تجدهم في المكتب. |
| Net bir hedefinin olması ve hedefi on ikiden vurmak çok farklı şeylerdir. | Open Subtitles | أن يكون لديك هدف واضح وإصابة كبد الهدف أمران مختلفان جدًا. |
| "Düşüncelerin somut şeylerdir." | Open Subtitles | "افكارك يمكن ان تتحقق " |
| Dilediğimiz şeyler nadiren ihtiyacımız olan şeylerdir, Rick. | Open Subtitles | الأشياء التي ترغب ل نادرا ما تكون الأشياء التي تحتاج إليها، ريك. |
| Bunlar karmaşık şekillerde buluşan karmaşık parçalar ile inşa edilmiş karmaşık şeylerdir. | TED | هذه هي أشياء معقّدة مبنيّة بأجزاء معقّدة التي تجتمع معا بطرق معقّدة. |
| "Tüm gerçek ve yalanlar asla unutamayacağımız şeylerdir." | Open Subtitles | مهما حدث، لن ننسى النزاع خلال ماكنا عليه |