| Kendisi Şu dünyada görmeye katlanamadığım tek insandır. | Open Subtitles | أعتقدُ أنها على الأرجح الانسانة الوحيدة في العالم الذي لا يمكنني احتمالها وبصراحة. |
| Şu dünyada beni gerçekten tanıyan tek kişi. | Open Subtitles | الشخص الوحيد في العالم الذي يعرفني على حقيقتي |
| Şu dünyada hatırlayacağın tek kişi odur. | Open Subtitles | إنها الشخص الوحيد في العالم الذي ستتذكره. |
| Bana yalan söylediniz. Beni tutsak ettiniz ve beni Şu dünyada en çok sevdiğim insanlardan ayırdınız. | Open Subtitles | أنتنكذبتمعليّ،وأحتفظتمبيّكرهينة، و فرقتمونى عن أكثرمن أحببت بهذا العالم. |
| Şu dünyada seni mutlu edecek bir yer olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون هناك مكان ما بهذا العالم يجعلكِ سعيدة |
| Kitabın konusu şu: Dünyada varolmak. Farklı şeyler yapmak. | Open Subtitles | إنه يتحدث عن عن العيش بهذا العالم ...و فعل أشياء مختلفة |
| Eminim, Şu dünyada akraban olan tek bir adamla bağlantını koparabilirsin. | Open Subtitles | بالتأكيد يمكنكِ أن تستثني الرجل الأعزب الوحيد في العالم الذي بينكِ وبينه صلة قرابة |
| Şu dünyada hatırlayacağın tek kişi odur. | Open Subtitles | إنها الشخص الوحيد في العالم الذي ستتذكره |
| Şu dünyada hatırlayacağın tek kişi odur. | Open Subtitles | إنها الشخص الوحيد في العالم الذي ستتذكره |
| Şu dünyada sadece iki kişi bunu düzgün taşır, tamam mı? | Open Subtitles | شخصين بهذا العالم يسعهم إبعاد ذلك؟ |
| Şu dünyada, Efendi'nin Tarikat Gücünü nasıl ele geçireceğini bilen tek insanı öldürürseniz Efendi çok mutsuz olur. | Open Subtitles | السيد سيغضب جداً عندما يعلم أنكم قتلتُم الشخص الوحيد بهذا العالم. و الذي يعلم كيف يمنحهُ صناديق "أوردن" خذونى إليهِ... |