"- artık değil" - Translation from Turkish to Arabic

• ليس بعد الآن
• ليس بعد الأن
• لم يعد كذلك
• أنها لا تساوي شيئا

- Artık değil. Geri gitmek istiyorum.
ليس بعد الآن, اريد العودة الى بيتى

- Burası Johnsonların evi. - Artık değil.
انه منزل جونسن القديم ليس بعد الآن

- Artık değil misin? - Hayır, artık değilim.
ـ ليس بعد الآن ـ لا، ليس بعد الآن

Biz burada çalışıyoruz. - Artık değil,bayan.
إفتحوا فنحن نعمل هنا ليس بعد الأن يا سيدتى

- Evet. - Artık değil.
صحيح - لم يعد كذلك -

Onu tanıyor. - Artık değil.
تعرف انه هو المطلوب - حسنا ، ليس بعد الآن -

- Altın çocuktu. - Artık değil.
الفتى الذهبي للفريق - أجل، ليس بعد الآن -

- Kahretsin. Silahlı mı? - Artık değil.
اللعنة، أهو مسلح ليس بعد الآن

- Artık değil. Benimle oturacaksın.
ليس بعد الآن, سوف تجلس معي

- Artık değil.
إنه صديقي. ليس بعد الآن.

- Bizim bölgemiz. - Artık değil arkadaşım.
إنها منطقتنا - ليس بعد الآن يا صديقي -

- Artık değil. - Tatlım, bunun senin hayalin olduğunu sanmıştım.
ليس بعد الآن حبيبى ..

- Artık değil.
؟ ليس بعد الآن.

Hepsi yok edildi, biri hariç. - O da Amanda'da. - Artık değil.
(لقد دُمروا جميعًا، ماعدا واحد لدى (أماندا - ليس بعد الآن -

- Artık değil. - ...konuştuğumuz gibi.
ليس بعد الآن بينما نتحدث

- Bizim de silahımız az. - Artık değil.
لكننا غير مسلحين - ليس بعد الآن -

- Ben onun babasıyım. - Artık değil.
أجل، حسنٌ أنا والده - ليس بعد الآن -

- Artık değil. Şimdi Fred'i istiyorlar. - Ne için?
(ــ ليس بعد الأن, الآن يريدون (فريد ــ لماذا ؟

- Burası bir mabet. - Artık değil.
هذا حرام ليس بعد الأن

- Artık değil.
لم يعد كذلك