| Bunun merkezinde ne olabileceğine dair kendi fikirlerim var, fakat diğer her fikre açığım. | TED | لدي أفكاري الخاصة عمّا قد يكون السبب في هذه المشكلة، لكنّني منفتح ومتقبل لأفكار الغير. |
| Ah, hayır, aslında, hiç de saklanmıyorum. açığım ve gurur duyuyorum. | Open Subtitles | لا , في الحقيقة , انا لست خجلاً على الاطلاق أنا منفتح و فخور بذلك |
| Tabii steroid kullanmak istemedikçe, ki ben buna tamamen açığım. | Open Subtitles | إلا إذا أردتم تعاطي الستيرويد و هذا أنا منفتحة عليه |
| Ama konu üzerindeki her türlü öneriye açığım. | Open Subtitles | على أية حال , لدى فكر مفتوح حول ذلك الموضوع |
| Önerilere açığım. | Open Subtitles | حسناً، يا رفاق، أنا مستعد تماماً لسماع الاقتراحات |
| Bütün tekliflere açığım ve sonraki 48 saat içinde karar vermeyi planlıyorum. | Open Subtitles | جميع الخيارات متاحة أمامي وأخطط لأقرر في الـ48 ساعة القادمة |
| Danışman, bu noktada karşılaştığımız bu şey ile ilgili her fikre açığım. | Open Subtitles | أيتها المستشارة أنا الان متفتح لأى تخمينات عما واجهنه منذ قليل |
| Şimdi o kadar açığım ki, TV'deyim ve şimdi bu film ve herşey, beni yakalamaya karar verirlerse ne olacak? | Open Subtitles | أنا حاليا منفتح جداً و أظهر بالتلفاز وفى هذا الفيلم و فى كل شيئ ماذا لو قرروا إلقاء القبض عليّ الأن؟ |
| Karşı çıkmanızı bekliyorum, eleştirilere açığım. | Open Subtitles | وأنا لا أحتج على هذا أقصد، أنا منفتح على الأقترحات |
| Hatta herkese açığım, herkese. | Open Subtitles | في الواقع، أنا منفتح على أي شخص، أي شخص. |
| Şu anda her şeye açığım. | Open Subtitles | أنا منفتحة جداً فى وضعية التخاطب هذه بالذات ، حسناً ؟ |
| Şu anda her şeye açığım. Hiç kımıldamadan dur... | Open Subtitles | أنا منفتحة جداً فى وضعية التخاطب هذه بالذات ، حسناً ؟ |
| Pekala, yeni şeyler öğrenmeye açığım. | Open Subtitles | حسناً , إذا , إذا أنا منفتحة على تعلم أشياء جديدة |
| Cennet bir süreliğine kapanmış olabilir, Ben hep açığım, Noel'de bile. | Open Subtitles | حتى لو ان الجنه مغلقه فانا مفتوح حتى في الكريسماس |
| Şey, tabii açığım genç bayan, ama bu kasabada ne işiniz var? | Open Subtitles | بالتأكيد متجري مفتوح أيتها الشابة ولكن.. ما الذي تفعلينه في البلدة؟ |
| Amacım da bu zaten, bayım ve önerilere açığım. | Open Subtitles | هذا ما انوي عمله يا سيدي وانا مستعد لسماع الاقتراحات |
| Bir iki fikrim var ama önerilere açığım. | Open Subtitles | حسناً، لديّ بعض الأفكار، لكنّي مُستعدّ لسماع اقتراحات. |
| Ve gelecek tekliflere açığım. | Open Subtitles | وأنا متاحة لكل الرجال المهتمين |
| Her zaman düzeltilmeye açığım. | Open Subtitles | أنا متفتح فكرياً دائماً لكونه يتم تصحيح معلوماتي |
| Bir iş anlaşması yapmak istiyorsan eğer buna açığım. | Open Subtitles | لو تود مناقشة بعض أمور العمل، فأنا كلـّي آذان صاغية. |
| Bak seni seviyorum ve bir gün seninle evlenmek istiyorum ve her şeye açığım ama her şey çok hızlı gelişiyor ve anlayamıyorum. | Open Subtitles | وأريد الزواج بك في أحد الأيام وأنا حقا متفتحة لكل شئ ولكن هذا الأمر حدث سريعا |
| Bu yüzden önerilere açığım. | Open Subtitles | لذا أنا متقبلة الإقتراحات |
| Bazılarınız buna katılmayabilir, bazılarınız bana incitici ama doğru eleştiriler yapabilir ve şüphesiz bütün bu olumsuz eleştirilere açığım. | TED | بعضكم سيعارضني الرأي، لدى البعض منكم انتقادات لاذعة ودقيقة لي وكلامي، وبالطبع أنا أرحب بكل التعليقات السلبية. |
| Öldürmek dışındaki fikirlere açığım. | Open Subtitles | بعيدًا عن قتله، فأنا مستعد لتقبل الإقتراحات |