| Otoimmün değil, kanser değil ağır metaller ve genetik hastalıklar da değil. | Open Subtitles | اخطئنا بشأن المناعة الذاتية و ليس السرطان معادن ثقيلة مشاكل وراثية |
| Genelde ağır metaller vardı. Kurşun. | Open Subtitles | معادن ثقيلة في الغالب، الرصاص. |
| Benzin, ağır metaller, nitratlar. | Open Subtitles | كيروسين، معادن ثقيلة نيترات |
| ağır metaller de normal toksin taramasında çıkmaz. Tabii özellikle onu aramıyorsanız. | Open Subtitles | والمعادن الثقيلة لن تظهر في فحص السموم إلا إذا كنت تبحث عنهم.. |
| zehirli maddeler,ilaçlar,ağır metaller kalbine bunu yapan herhangi birşey. | Open Subtitles | عن السموم والمعادن الثقيلة والأدوية وكلّ ما يمكن أن يسبّب تسرّع قلبِها |
| Oldukça asitli olup yoğun hidrojen sülfat ve ağır metaller içermektedir. | Open Subtitles | حامضيتها عالية، وغنية بكبريتيد الهيدروجين والمعادن الثقيلة. |
| Elime tek geçen sahte bir hamilelik kanımda ağır metaller ve kaçırılan bir İrlanda gezisi oldu. | Open Subtitles | أتمنى لو أني لم أحاول صنع تلك الألواح الشمسية و ما حصلت عليه هو حمل كاذب و معادن ثقيلة (في دمي، تفويت رحلة إلى (إيرلندا |
| ağır metaller çıkmış. | Open Subtitles | معادن ثقيلة. |
| Doktor kanında ağır metaller olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | الطبيب ذكر ان المعادن الثقيلة كانت مرتفعة فى دمها |
| Anemi, glikoz, potasyum, ağır metaller, ve hamilelik. | Open Subtitles | لفحص الأنيميا وسكر الدم والبوتاسيوم والمعادن الثقيلة والحمل. |
| Piller düzgün bir şekilde ortadan kaldırılmalıdır. Aksi halde asitler ve ağır metaller sızıntı-- - Yapar ve su döngüsüne karışırlar. | Open Subtitles | يجب التخلص منها بشكل صحيح، وإلاّ فإنّ الأحماض والمعادن الثقيلة ستتسرّب... |
| Umarım heavy metal seviyorsundur çünkü tüm ağır metaller kupanın üzerinde duracak. | Open Subtitles | امل بإنك معجبة بالعناصر الثقيلة |