| Bu mezun sınıfını kutlamak için sizi ağırlamaktan mutluyuz. | Open Subtitles | تغمرنا السعادة لاستضافتكم هنا كي نحتفل بتخرج دفعة هذا العام |
| Benim adım Mala, kabilem sizi onur konuğu olarak ağırlamaktan mutlu olacaktır. | Open Subtitles | ،اسمي هو مالا وقبيلتي ستكون سعيدة لاستقبالكم كضيوف شرف |
| Lucious ve ben sizleri evimizde ağırlamaktan çok memnunuz. | Open Subtitles | أنا و لسيوس جد متحمسين لكونكم مجتمعين معنا في منزلنا للعشاء |
| Başkan Ariel Şaron'u Beyaz Saray'da tekrar ağırlamaktan çok mutluyum. | Open Subtitles | يسعدني اليوم أن أرحب برئيس الوزراء وعودة أيريل شارون إلى البيت الأبيض |
| Bayan Wilson, sizi ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Komitemize katıldığınız için müteşekkiriz. | Open Subtitles | سيدة (ولسون), يسرُنا أن نحضى بكِ هنا شكراً جزيلاً لقدومكِ إلى لجنتُنا اليوم |
| Bir süre seni burada ağırlamaktan memnun oluruz. | Open Subtitles | لذا، يسعدنا أن نستضيفك لدينا لبعض الوقت. |
| Fakat siz Pittsburgh'a gelirseniz sizi evimizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyarız. | Open Subtitles | ولكن اذا استطعت المجىْ الى بيتسبرج... ستجد نفسك ضيفا مرحبا بة فى منزلك. |
| Evimde sizi ağırlamaktan keyif alırım. | Open Subtitles | غير معقول ثانيةً، احب أن أستضيفكم فيها |
| Hepinizi ağırlamaktan dolayı. | Open Subtitles | بحق لاستضافتكم هنا جميعاَ |
| Benim adım Mala,ve kabilem sizi onur konuğu olarak ağırlamaktan mutlu olacaktır. | Open Subtitles | ،أسمي هو مالا وستفرح قبيلتنا لاستقبالكم كضيوف شرف |
| Club Thomas sizi ağırlamaktan onur duyar. | Open Subtitles | نادي (توماس) سعيدٌ لاستقبالكم! |
| Lucious ve ben sizleri evimizde ağırlamaktan çok memnunuz. | Open Subtitles | أنا و لسيوس جد متحمسين لكونكم مجتمعين معنا في منزلنا للعشاء |
| Vakit oldukça geç olmasına rağmen, sizi ağırlamaktan onur duyarım. | Open Subtitles | .. شرف لي أن أرحب بك حتى لو كان الوقت متأخراً .. |
| Sizi Otel Cortez'de ağırlamaktan şeref duyuyorum. | Open Subtitles | حسنا,إنه شرفٌ لي أن أرحب بك في فندق كورتيز. |
| Bayanlar ve baylar sizi burada, bu özel gecede ağırlamaktan mutluluk duyuyorum. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي، يسرني أن أرحب بكم هنا في هذه الليلة المميزة |
| Bayan Wilson, sizi ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Komitemize katıldığınız için müteşekkiriz. | Open Subtitles | سيدة (ولسون), يسرُنا أن نحضى بكِ هنا شكراً جزيلاً لقدومكِ إلى لجنتُنا اليوم |
| Seni evimizden ağırlamaktan onur duyuyoruz. | Open Subtitles | أنه لشرف لنا أن نستضيفك في منزلنا |
| Fakat siz Pittsburgh'a gelirseniz sizi evimizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyarız. | Open Subtitles | ولكن اذا استطعت المجىْ الى بيتسبرج... ستجد نفسك ضيفا مرحبا بة فى منزلك. |
| Pazartesi gecesi sizi evimde ağırlamaktan mutluluk duyarım. | Open Subtitles | الإثنين مساءًا، أود أن أستضيفكم في بيتي |