| Eylemlerine ilk ve son kez yanıt vermenin getirdiği aşağılanmayı mı? | Open Subtitles | الإذلال من أجل الإجابة على أفعاله مرة وللأبد؟ |
| aşağılanmayı birçok kimseden çok daha iyi bildiğine eminim. | Open Subtitles | بواسطة رجل قصير. أنا متأكد أنك تعرف الإذلال أكثر من الأغلبيه. |
| aşağılanmayı çok seviyor gibisin. Acıyı da. | Open Subtitles | لابد أنك تحبين الإذلال أو الألم |
| Ona ülkenizin karıştığı ve muhtemelen de suçlu olduğu olaylara karşı aşağılanmayı kabul etmediğinden dolayı reddettiğini söylersin | Open Subtitles | أخبريه أنكِ رفضتِ منع تعرض بلادك إلى الإهانة والتورط في جرائم |
| Saygı kazanmak için aşağılanmayı göze alacaksın. | Open Subtitles | لكسب الاحترام عليك مواجهة الإهانة |
| Bunu aşağılayıcı buluyorum ve aşağılanmayı reddediyorum! | Open Subtitles | وأجد الأمر مُثيراً للإذلال وأرفض أن يُحطّ من شأني أمام العامّة. |
| Kimse toplum içinde aşağılanmayı sevmez. | Open Subtitles | لا أحد يحب ان يهان في الأماكن العامة |
| Saygı kazanmak için aşağılanmayı göze alacaksın. | Open Subtitles | لكسب الاحترام يجب أيضا مواجهة الإذلال. |
| aşağılanmayı affedebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أغفر الإذلال |
| Ve büyük olanı, aşağılanmayı önlemek. | Open Subtitles | والأهم، هو تجنب الإهانة. |
| O aşağılanmayı, utancı düşünün. | Open Subtitles | تخيل الإهانة والإذلال |
| Sokaklarda aşağılanmayı tattığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أنك تعرضت للإذلال |
| - ...aşağılanmayı sever. | Open Subtitles | -إنه يحب أن يهان |