| Abbey Kelton'ın midesindeki parmaklar ona ait değil ve 6 tanesi işaret parmağı. | Open Subtitles | لم تكن اي من الاصابع الموجودة في معدة آبي كيلتون لها و ستة منهم هي أصابع سبابة |
| Sana Abbey Kelton'ın midesindeki 10 parmağın 10 sahibini gönderdim. | Open Subtitles | لقد ارسلت لك 10 هويات مختلفة تنتمي للعشر اصابع الموجودة في معدة آبي كيلتون |
| Abbey Kelton ve 10 kadın daha Bridgewater'da bir seri katil tarafından öldürüldü. | Open Subtitles | آبي كيلتون و 10 آخريات قتلن من قبل قاتل متسلسل هنا في بريدج ووتر |
| - Ben Carfax Abbey'i satın aldımda... ve sizin yerinizle bitişik olduğunu biliyorum | Open Subtitles | لقد اشريت للتو دير كرافكس وأنا أَفْهمُ بأنّ يُجاورُ ممتلكاتك. |
| Bu yazı Danny'nin Abbey'in yardımıyla hile yaptığını kanıtlıyor. | Open Subtitles | هذا النص يثبت بأن داني قد خُدع بمساعدة آببي |
| De Carlo' yu 144 Abbey Crescent' e giderken gördüm... orada bir saat 22 dakika Bay Dean' in eşiyle konuştu." | Open Subtitles | شاهدت قس يدعى دى كارلو يذهب الى 144شارع آبى كرسنت حيث قضى ساعه و 22 دقيقه يتحدث الى زوجة مستر دين" |
| Abbey? Yaptığın şeyler insanların canını yakıyor. Orası kesin! | Open Subtitles | أبيغيل,ماتفعلينه يؤذي الناس وهذا واضح تماما |
| Muhtemelen benzincide Abbey Kelton'a yaptığı gibi. | Open Subtitles | هجوم مفاجئ غالبا كما جرى مع آبي كيلتون في محطة الوقود |
| Abbey, el ilanlarının ilk ne zaman çıktığını biliyor muyuz? | Open Subtitles | آبي هل تعرفين اين ظهر هذا الاعلان لأول مرة؟ |
| Çocuklar, buraya gelin ve Ronnie'yi Abbey'nin gözetiminden alın. | Open Subtitles | يارفاق,احضروا إلى هنا سوف ننتزع روني من حضانة آبي |
| Hala sormam gereken bir soru var, Abbey. | Open Subtitles | لذا,مايزال لدي بضعة أسئلة أريد أن أوجهها لك يا آبي |
| Benim Abbey adında bir arkadaşım var. Onun bir erkek bebeği var ve osurdu. | Open Subtitles | لدي صديقة اسمها آبي, لديها طفل صغير قد أطلق الريح.. |
| Onun yerine sinirle rahatlayalım, sinirle "Downton Abbey" takılalım. | Open Subtitles | لذا دعنا نسترخِ عوض ذلك، ''و نستمتع بمشاهدة ''داونتاون آبي. |
| Abbey Kelton, 19 yaşında, bölge sakini. | Open Subtitles | فتاة محلية آبي كيلتون عمرها 19 عاما |
| Abbey'nin arabasını evinin yakınındaki bir benzincide bulduk. | Open Subtitles | وجدنا سيارة آبي في محطة وقود قرب منزلها |
| Carfax Abbey nin her yanını aradık hiçbirşey yok. | Open Subtitles | لقد فتشنا دير كرافكس من الاعلى الى الاسفل ولااثر لهم |
| Kutsal Rahipler seni Abbey'e götürecek. | Open Subtitles | البابا سيمينال موجود هنا ليأخذك إلى دير الرهبان |
| Abbey vinci indirebilir misin? | Open Subtitles | آببي , هل يمكنك أنزال ذاك الشيء |
| Sana sorularım olacak Abbey. | Open Subtitles | لذا,مايزال لدى بضعة أسئلة أريد أن أوجهها لك يا آبى |
| İntiharmış, Abbey, intiharmış. | Open Subtitles | نعم,لقد كان إنتحاراً أبيغيل لقد كان إنتحاراً |
| Abbey'nin ihtişamında karşılaştığımızda, ...bir doktorun karısı olduğunuzu bazen unutuyorum. | Open Subtitles | أنا أنسى في بعض الأحيان حين إلتقينا في بهاء الدير أنك كنت زوجة طبيب |
| - Ne gördün, Abbey? İnsanlara ne yaptıysan bu onlara zarar veriyor. Bu doğru! | Open Subtitles | أبيجيل,ماتفعلينه يؤذي الناس وهذا واضح تماما |
| O en büyük oğul biliyorsun, Northanger Abbey'in varisi. | Open Subtitles | أتعلمين إنه الإبن البكر (والوريث لدير (نورث آنغر |
| - Downton Abbey'de Thomas'ı oynayacağım. | Open Subtitles | -سوف ألعــب دور "توماس" في "داوتن أوبي ". |
| Abbey, Abbey, Abbey, Abbey. Abbey. | Open Subtitles | أبيغيل, ابيغيل. |
| Abbey, onun kafasında olanlar için kendini suçlamamalısın kim bilebilir ..ne planladığını yada ne düşündüğünü | Open Subtitles | أبيجيل,ابيجيل. لا يمكنك أن تلومى نفسك على ما كان يحدث في داخل عقله فمن يعرف ما اكتشفه ولم يُشارك به |
| Yanlışlıkla Downtown Abbey'i kaydetmişim. | Open Subtitles | لذلك أنا سجلك عن طريق الخطأ (أبيي) وسط المدينة |