| Sayın Yargıç, bu adam ve adamları 100'den fazla insanı öldürdü. | Open Subtitles | جلالتك , هذا الرجل و اتباعه قتلوا أكثر من 100 شخص. |
| Yani, o adam ve kızı $600'ı... ..beni yolmak için mi kaybettiler? | Open Subtitles | أعتقد انك تفكر ان هذا الرجل و ابنته خسروا 600 دولارا ليسلبونى فيما بعد |
| Gerçek budur. Adem ile Havva bir küçük adam ve kadın. | Open Subtitles | لمعلومة ان آدم و حواء كانوا رجل و امرأة سود صغار |
| Gözlerimi tekrar açtığımda... bir adam ve bir kadın bahçede birlikteydiler. | Open Subtitles | و لكن حين رأيت مرة اخرى .كان هناك رجل و امرأة فى الحديقة ثم بدت المرأة وحدها |
| Ama tarihe baktığında bütün büyük adam ve kadınlar düşmanları ile anılırlar. | Open Subtitles | لكن انظر بالتاريخ دائماً ما تم تبجيل أعظم رجال و نساء العالم من قبل أعدائهم. |
| Burada çok fazla adam ve at var. | Open Subtitles | لقد جلبت الكثير من الرجال و الخيول إلى هنا كل هذه الآثار.. |
| Ve şimdi sahneyi Adam'a bırakıyorum.Adam, MIT’de doktora öğrencisi ve tıp ve müzik teknolojisinde de uzman birisi.Bununla birlikte adam ve Dan yakın ortaklar. | TED | وسأجعل آدم يتحدث إليكم. آدم طالب دكتوراة في ام اي تي، خبير موسيقي تقني وطبي. وآدم ودان أصبحا متعاونين متقاربين |
| Sarışın adam kıvırcık saçlı adam ve yaralı konusunda bize yardım eden Alman. | Open Subtitles | و ذو الشعر المجعد و الرجل الألماني الذي كان يساعدنا مع الرجل المجروح |
| Aah,bu bir adam ve onun elinden... alınan dünyasıyla ilgili. | Open Subtitles | هذه الأغنية عن ذلك الرجل و عالمه الذي تم أخذه منه |
| Bu adam ve kadının ömür boyu bağlılık bildirisini paylaşmak için burada toplandık. | Open Subtitles | لنشارك في اعلان إلتزام مدى الحياة بين هذا الرجل و هذه المرأة |
| adam ve ölümü hakkında bir sürü acayip dedikodu çıktı. | Open Subtitles | غريب أطوار حقيقي, إذا سألتني الكثير من الاشاعات الصاخبة عن الرجل و كيفية موته |
| Bu adam ve kadın çift olmak için seçilmiş. | Open Subtitles | كان مقدراً لهذا الرجل و المرأة أن يلتقيا |
| O adam ve komşusunu öldürdüm ama sen çok geç kaldın. | Open Subtitles | أنا قتلتُ الرجل و جارُه لكنكَ كنت متأخر جداً |
| Bir adam ve kadın, spor arabaları yolun dışına kayarak, hayatlarını kaybettiler. | Open Subtitles | رجل و امرأة لقوا حتفهم في الصباح الباكر... . عندما انزلقت سيارتهما... |
| adam ve kızı, bir çift, bağlantı neydi? | Open Subtitles | رجل و إبنته, زوجان آخران ما هو الرابط هنا ؟ |
| Geçişi kolaylaştırmak için yağladıkları halatlarla 40 adam ve 15 katırdan oluşan bir ekip karşıya geçmeyi başarmış. | Open Subtitles | مع الثور الركوب افضل بشكل انسيابي تتكون الرحلة من 40 رجل و 15بغل |
| Bir, iki, üç, dört adam ve küçük bir kız mı? | Open Subtitles | واحد،إثنان،ثلاثة،أربعة رجال و فتاة صغيرة؟ |
| Buraya gelmek sizin seçiminiz değildi. Siz, siyah adam ve siyah kadınlar, "Bizi alın da Amerika'yı ...birlikte inşa edelim." demediniz. | Open Subtitles | يا رجال و نساء سود اللون تعالوا هنا و " "ساعدونى فى بناء أمريكا |
| Ben ortalıkta dolanıp adam ve küçük kızları öldürmüyorum, onları gömüp tekrar çıkarmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أتجول و أقتل الرجال و الفتيات الصغيرات و أدفنهم و من ثم انبش قبورهم بووث؟ |
| adam ve ben 3 hafta boyunca sadece buzu izledik. | Open Subtitles | انا وآدم ، لمدة ثلاثة أسابيع ، نرصد الجليد. |
| Sarışın adam kıvırcık saçlı adam ve yaralı konusunda bize yardım eden Alman. | Open Subtitles | و ذو الشعر المجعد و الرجل الألماني الذي كان يساعدنا مع الرجل المجروح |
| O adam ve o küçük kızın hayatını kurtardığını biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف أنك أنقذت حياة ذلك الرجل وتلك الفتاة الصغيرة |
| Öksüz kız ,neredeyse kız gibi bir oğlan, yaşlı bir adam ve bir keşiş. | Open Subtitles | فتاة يتيمة وطفلة تقريباً وسكّير عجوز , وراهب |
| adam ve kadındı. | Open Subtitles | الرجل والامرأة هي من اطلق النار |
| Bir adam ve bir çocuk geldiler yeryüzünden, ellerinde bir Miftah ile Yaşam ile Ölüm'ün Kapısı'na doğru gidiyorlar. | Open Subtitles | الرجل والفتاة الذين جاءوا من السطح ، "المفتاح" في أيديهم بسرعون ياتجاه "بوابة الحياة والموت" |