| Adli tabibin söylediğine göre sıcak çarpması ile aynı semptomları gösterirmiş. | Open Subtitles | الطبيب الشرعي يقول أن المؤشرات نفسها كما في الضربة |
| Ben özellikle Adli tabibin laboratuarında bize yaptığı gösteriyi beğendim. | Open Subtitles | أنا أحببت خاصة العرض الصغير الذي قام به لأجلنا في مختبر الطبيب الشرعي |
| Dediğim gibi, onayı Adli tabibin vermesi gerekiyor. | Open Subtitles | هذا قرار الطبيب الشرعي الأوراق في سيارتي |
| Peki. Adli tabibin raporunun kopyasını bana yollamayı unutmayın. | Open Subtitles | حسنًا، جيّد، احرص على أن ترسل إليّ نسخة من تقرير الطبيب الشرعيّ |
| Katil sadece Adli tabibin anlayacağı bir mesaj göndermek istemiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأنّ القاتل أراد أن ينشر رسالة لا تصل لأحدٍ سوى الطبيبة الشرعيّة. |
| - Adli tabibin ofisiyle de konuştuk. | Open Subtitles | وتحدّثنا مع مكتب الطبّ الشرعيّ. |
| Dernekteki çocukla ilgili Adli tabibin ilk raporu geldi. | Open Subtitles | -تقرير محقق الوفيات الأولي الخاص بالفتى المعلق |
| Tıpkı bir Adli tabibin cesedi incelerken yaptığı gibi. | Open Subtitles | كالوضعية التي قد يكون فيها الطبيب الشرعي عندما يفحص جثة |
| Adli tabibin vücudunda uyuşturucu bulmadığını sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أن الطبيب الشرعي لم يجد مخدرات في دمه |
| Morgu ve Adli tabibin ofisini de kontrol et. Son birkaç güne bak. | Open Subtitles | تفقدي المشرحة أيضاً ومكتب الطبيب الشرعي في الأيام القليلة الماضية |
| Kurbanların adları, adresleri Adli tabibin zaman çizelgesi. | Open Subtitles | أسماء الضحايا والعناوين الخط الزمنى من الطبيب الشرعي |
| Adli tabibin raporuna göre lobotomiden sağ çıkmış ama sonra kafasından vurulmuş. | Open Subtitles | تقرير الطبيب الشرعي يشير إلى أنه نجا من إستئصال الفص الدماغي لكن أطلقت النار على رأسه لاحقا |
| Biz de Adli tabibin bürosuna giden cesetleri incelemeye başladık. | Open Subtitles | لذا أجرينا بحث لكل الجثث التي تم قبولها في مكتب الطبيب الشرعي |
| Bir Adli tabibin ne yaptığını bilecek kadar uzun süre polistin değil mi? | Open Subtitles | كنتَ شرطياً لمدةٍ كافة لتعلّمِ ,ما يفعلهُ الطبيب الشرعي صحيح؟ |
| Az önce Adli tabibin ofisinden aradılar. | Open Subtitles | لقد تلقيتُ مكالمة للتو من أحد معارفي في مكتب الطبيب الشرعي |
| Adli tabibin raporuna göre doğal sebepler diyor. | Open Subtitles | سجل الطبيب الشرعي المحلي أسباب طبيعية لحدوث الوفاة |
| Adli tabibin ofisine girmek için sahte kimlik kullandın. | Open Subtitles | لقد إستخدمت أوراق إثبات مزورة للوصول إلى مكتب الطبيب الشرعي |
| Adli tabibin bunu doğrulamasını bekleyebiliriz, ama tahminimce kadın son bir kaç saat içinde öldürülmüş. | Open Subtitles | ،بإمكاننا الانتظار لحين إثبات الطبيب الشرعي ،لكن إن توجب علي التخمين سأقول أنها قتلت في الساعات القليلة السابقة |
| Adli tabibin farelerin insan yemediği teorisini aşar bu. | Open Subtitles | يجدر بي أن أنكر نظرية الطبيب الشرعي بان الفئران لا تأكل البشر |
| Adli tabibin raporunda savunmadan kaynaklı bir yaralanma yok muydu? | Open Subtitles | حسنًا، ولَم يُظهر تقرير الطبيب الشرعيّ أيّ جراح ناجمة عن الدفاع؟ |
| - Adli tabibin aracı, Truva Atı'ydı. | Open Subtitles | سيّارة الطبّ الشرعيّ هي الفيروس. |
| Eğer Jim bahsetmeseydi, Adli tabibin aklına alerji yapan maddelere bakmak aklına bile gelmezdi. | Open Subtitles | لا أعتقد محقق الوفيات كان ليفكر حتى بالبحث عن مسببات الحساسية لو لم يذكر (جيم) هذا |
| Adli tabibin belirlediği ölüm sebebine uyuyor. | Open Subtitles | إنّه يتوافق مع سبب الوفاة للطبيب الشرعي. |
| Adli tabibin raporu ölüm zamanını 19:30 olarak saptıyor, Kolumbo. | Open Subtitles | " الفاحص الطبي حدد زمن الوفاة 7: 30 " كولومبو |