| O yüzden bildiğin sihirli bir aether ağacı yoksa şansımız yok demektir. | Open Subtitles | ذلك إلا إذا كنت تعرف اين شجرة الاثير السحرية نفذ منك الحظ |
| Mara'nın beni düzeltebilmesi için bana bir parça aether getirmen gerek. | Open Subtitles | اريد منك ان تجلب لي بعض الاثير حتى تستطيع مارا معالجتي |
| Ben aether çekirdeğini bozmadan önce ahırı inşa etmene izin veremezdim. | Open Subtitles | لم يكن بأمكاني تركك تبنين الحظيرة قبل ان اصلح نواة الاثير |
| Charlotte aether olursa bir tedavi bulabileceğini söyledi. | Open Subtitles | شارلوت قالت إذا كان لديها الأثير فأنها يمكن أن تجد علاج |
| Ama tüm bu aether'ı tek form hâline dönüştürebileceğimize inanıyorum. | Open Subtitles | ولكني أعتقد بأننا يمكن أن نكثف كل هذا الأثير في نموذج واحد |
| Bana verdiğin aether örneğinden biraz daha getirebilir misin? | Open Subtitles | عينة الإثير التى أعطيتنيها هل يمكنك إحضار المزيد منها؟ |
| Dokuz Diyar başının üzerinde birleşirken Malekith, sonunda aether'i salmayı başardı. | Open Subtitles | "بينما تتعامد العوالم التسعة فوقه، تمكن (مالكيث) أخيراً من تحرير الـ(أثير)" |
| William'ın sakladığı aether'ı bulman gerekiyor. | Open Subtitles | تحتاجين الى العثور على الاثير الذي خبأه وليام |
| Bir sorunu değiştirmek için aether'a ihtiyacım var. | Open Subtitles | وهو احتاج الاثير لاكون قادرة على تعديل الاضطرابات |
| Katılıyorum. O yüzden geriye kalan aether'lara ihtiyacım var. | Open Subtitles | متفق عليه، وهذا هو السبب في أنني احتاج الى الاثير المتبقي |
| Şimdi somurtmayı bırak da gidip şu lanet olası aether'ı bul. | Open Subtitles | الان توقف عن التعبيس واذهب لايجاد الاثير اللعين |
| Bana verdiğin aether örneği bitmek üzere. | Open Subtitles | العينة من الاثير التي اعطيتني اياها انا تقريبا اواصل معها |
| aether'ı geri aldığımda bunu ilk bilen sen olacaksın. | Open Subtitles | ستكون اول من تعلم عندما اقوم باسترجاع الاثير |
| Aslına bakarsan kontrol etmeyi bırak daha önce hiç bu kadar aether görmemiştim. | Open Subtitles | في الحقيقة انا لم ار قط هذه الكمية الكبيرة من الاثير سابقا ناهيك عن السيطرة عليها |
| aether'ı dönüştürmek Audrey göremezken, ben de böyle hissederken çok zor bir iş. | Open Subtitles | تحويل الأثير انها مهمة صعبة إذا كانت أودري عمياء وأنا أشعر بأن الجحيم مستعر داخلي |
| Her şey yolunda giderse güneş batmadan aether'la birlikte dönerim. | Open Subtitles | إذا سارت الامور بشكل جيد، سأعود مع بعض الأثير قبل غروب الشمس |
| aether'ın onu güçlendirmesi için bir katalizöre tamamlayıcı bir enerjiye ihtiyacı var. | Open Subtitles | الأثير يحتاج إلى محفز طاقة تكميلية لشحن الحظيرة |
| Vince, babamla birlikte ahıra girersem onun içindeki aether'ı aktifleştirip boşluğu ve 27 yıllık döngüyü durdurabileceğimi söyledi. | Open Subtitles | قال فينس انه اذا ذهبت الى الحظيرة مع والدي فبأمكاني تفعيل الأثير فيه لإيقاف الفراغ ودورة ال 27 عاما |
| Şu an iyisin ama bu işin çözümü aether'ı bulmak. | Open Subtitles | ,أنت على ما يرام الآن ولكن البحث عن الإثير يعد كمفتاح |
| aether'ı, sorununu kapatabileceğini düşündüğü için mi çaldı yani? | Open Subtitles | إذاً هو من سرق الإثير ظناً منه أنه سيوقف اضطرابه |
| Dengesiz bir sorunlunun aether'la etrafta dolaşmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نتركه بينما يحوز على الإثير |
| William'ın yaptığı şu aether yaratıklarından olabilir mi? | Open Subtitles | مخلوق أثير ربما مثل الذي صنعه ويليام ؟ |