| - Tanrım. Siz ikiniz Agustin'i koridorda takip mi edeceksiniz? | Open Subtitles | هل كلاكما سيسير خلف "أوغستين" أسفل الممر؟ | 
| Agustin üstündeki resim konusunda harika iş çıkardı. | Open Subtitles | قام "أوغستين" في الحقيقة بعمل رائع في طلائها. | 
| Agustin de Eddie'nin yerinde. Onun odasında yatabilirdin. | Open Subtitles | وكون "أوغستين" في منزل "إيدي"، فكان بوسعك النوم في غرفته. | 
| - Bence Agustin bir krizin içinde olabilir. | Open Subtitles | أظن أن "أوغستين" قد يكون في ورطة. تباً لا. | 
| Agustín, iyi olmadığını biliyorsun. Yardım alman gerek. | Open Subtitles | (آغوستين) أنت تعلم أنك لست في حالة جيدة، يجب أن تحضى بالمساعدة. | 
| Agustin Magaldi | Open Subtitles | اجوستين ماجالدي | 
| Agustin bugün evleniyor, aslında onun için... | Open Subtitles | سيتزوج "أوغستين" اليوم، في الواقع، لذا.. | 
| Bence Agustin halledecek. | Open Subtitles | أعتقد أن "أوغستين" سوف يكتشف الأمر. -أين كنتَ؟ | 
| Yapacağım. Agustin, Edward'ı hayat ortağın olması için seçtin. | Open Subtitles | أوغستين" لقد اخترتَ "إدوارد" ليكون شريك حياتك. | 
| Agustin ve Edward, madem ki birbirinize şahitler önünde yemininizi ettiniz. | Open Subtitles | وبقدر ما تعهدتما "إدوارد" و"أوغستين"، بمحبّة بعضكما البعض أمام الشهود، | 
| Agustin ile aranızda ne var? Ciddisiniz değil mi? | Open Subtitles | هل ما بينكِ أنتِ و(أوغستين) علاقة جديّة؟ | 
| Agustin onunla kolejde tanışmış. | Open Subtitles | هو و(أوغستين) تقابلوا في المدرسة الثانوية اللاتينية. | 
| Agustin bu şarkıcı Pedropiedra'yı tanıyor. | Open Subtitles | (أوغستين) يعرف هذا المغنّي. (بيدروبيدرا). | 
| O video hiçbir işe yaramıyor Agustin. | Open Subtitles | هذا الفيديو لا يفعل أي شيء يا (أوغستين). | 
| Dün geceki aptalca kavganızı bana Agustin söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرني (أوغستين) للتو عن عراك غبي دار بينكم الليلة الماضية. | 
| Benimle kaldığın için teşekkür ederim. Agustin ile de kalabilirdin sonuçta. | Open Subtitles | شكرًا لمبيتكِ معي، لأنه كان يُمكنكِ المبيت مع (أوغستين)، صحيح؟ | 
| Sıradan olmayın. Masaya filan çık Agustin. | Open Subtitles | لا تكن مملاً يا (أوغستين)، انحني على الطاولة أو ما شابه. | 
| Burası Agustin'in eski odası. Tamamıyla boş durumda. | Open Subtitles | هذه غرفة (أوغستين) القديمة، والتي هي فارغة حالياً. | 
| - Bir kulağın Agustin'de olsun. | Open Subtitles | لذا هلّا قمت رجاءاً بالإنتباه لـ(أوغستين)؟ | 
| Bir şey söyleme, Agustín. Neyi açıklayacaksın? | Open Subtitles | لا تقل شيئا (آغوستين)، مالذي ستقوم بشرحه؟ | 
| Bu bayan Milan Agustin adlı bir müzisyeni arıyor | Open Subtitles | هذه الفتاة تبحث عن موسيقار , يسمى (ميلان اجوستين) |