| Romlu kek almak ve Ailemdeki alkol problemi yüzünden fırlatıp atmam arasında bana 17 defa çağrı bırakmana gerek yoktu. | Open Subtitles | لست بحاجة لاستدعائي 17 مرة بين شرائي لكعك الخمر ومن ثم إلقائه، لأن إدمان الكحول يسري في عائلتي |
| - Yani, hayır hiç içmemiştim. Ailemdeki hiç kimsenin neden içmediğini öğrenmem gerekiyordu. | Open Subtitles | أقصد أنني لم أعتد على ذلك علي أن أدرس و لا أحد في عائلتي يشرب |
| Ailemdeki birinin onu dövdüğünü, tokatladığını hatırlıyorum. | TED | أتذكر تعرضها للضرب و الصفع من قبل أحد أفراد عائلتي. |
| Bakın, tek bildiğim eğer o tablodan kurtulamazsam, sonum Ailemdeki diğer insanlarınki gibi olacak. | Open Subtitles | اسمعي، كل ما أعرفه هو أنني إن لم أتخلّص من اللوحة فسينتهي أمري كما انتهى مع كل أفراد عائلتي الذين امتلكوها |
| Belki de Ailemdeki bütün kızların seninle yatması gerekiyordur. | Open Subtitles | ربما كل السيدات فى عائلتى لابد وان تنام معك |
| Ailemdeki tek değerli şey. | Open Subtitles | . هذا الشئ الوحيد الذى له قيمة فى عائلتى |
| Ailemdeki herkes içinde, en çok büyükanneme yakın hissettim. | TED | لقد شعرت أنني الأقرب الى جدتي أكثر من أي فرد من عائلتي. |
| Ailemdeki hiç kimse, o aptal saatinin ne nerede olduğunu biliyor ne de umursuyor. | Open Subtitles | لا يعرف ولا يهتم أحد في عائلتي مكان ساعتك اللعينة |
| Her gün öylece oturup sizi izliyorum, nasıl savaştığınızı, Ailemdeki herkesin nasıl savaştığını, | Open Subtitles | ،أنا أراقبكم يوماً بعد الآخر و أتعجّب كيف تقومون بذلك كيف فعلها كل شخص في عائلتي |
| 30'una kadar tamamen orijinal olan Ailemdeki tek kadın olacağım. Rahatla biraz Joy. | Open Subtitles | سأصبح أول امرأة في عائلتي لأبلغ الـ 30 مع أسناني الأصلية كلها |
| Ama bilirsin, sanki Ailemdeki tüm manyak insanlar çılgın bir serbest düşüşteler ve mutlu olmaktan tamamen acizler. | Open Subtitles | . . الامر كأنه كل أولئك الناس المجانين في عائلتي ينهارون |
| Amigo bursuyla üniversiteye giden Ailemdeki ilk kişi olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون أول شخص في عائلتي يدخل الجامعة بمنحة تشجيع |
| İyi biri mi yoksa Ailemdeki diğer herkes gibi kafadan sakat mı? | Open Subtitles | هل هو رائع، أو مجرد أحمق أخر كبقية أفراد عائلتي ؟ |
| Ailemdeki herkes bana nedenini söyleyemeden öldü. | Open Subtitles | كل أفراد عائلتي ماتوا قبل أن يخبروني السبب |
| Ailemdeki hemen hemen herkes paten kayar. | Open Subtitles | تقريبًا كل أفراد عائلتي تلعب الهـوكي على الجليد |
| Ailemdeki herkesin bademcikleri hala duruyor. | Open Subtitles | جميع أفراد عائلتي محتفظين بلوزهم |
| Köpekler uluyordu çünkü Ailemdeki herkes detone. Ben hariç. | Open Subtitles | لأن كل أفراد عائلتي يغنون بصوت سيء عداي |
| Ailemdeki her erkek, 5 nesil öncesinden bu yana ya bir General ya bir Devlet adamı ya da bir CEO, inanılmaz işlerdeler. | Open Subtitles | كل رجل فى عائلتى منذ خمس أجيال كان أما جنرال أو رجل دولة مدير تنفيذى ، أشياء مذهلة |
| Böylece, Ailemdeki hainin kim olduğunu bulabilirim. | Open Subtitles | و عندئذ سأعرف من هو الخائن فى عائلتى |
| Bu şekilde oldu ve Ailemdeki herkes kuzenler, amcalar, kız yeğenler ve erkek yeğenler memleketin dışındalar. | Open Subtitles | و بما أنني فعلت ذلك الآن و كل فرد من عائلتي من أبناء الأعمام ،و الأعمام ،و بنات إخوتي،و أبناء إخوتي خارج الحي |