| Hırslı, yetenekli alçak gönüllü ve yalancı birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | تحتاج إلى شخص طموح و موهوب و متواضع و كاذب | 
| Erken emeklilik istediğinizi biliyorduk ama bu kadar... alçak gönüllü olduğunu bilmiyorduk. | Open Subtitles | عرفنا أنك أردت التقاعد المبكر لكننا لم نعرف أنك متواضع | 
| alçak gönüllü bir kadına göre, eşinizin tavırları inceleşti. | Open Subtitles | بالنسبة لامرأة من أصل متواضع,زوجتك ذات ذوق رفيع ومنتجب | 
| alçak gönüllü olduğun için söylemiyorsun ama bu doğru. | Open Subtitles | أنتِ متواضعة للغاية لتقولي هذا. ولكن هذا صحيح. | 
| alçak gönüllü bir adamın nasıl Ferrarisi olur? | Open Subtitles | كيف يمكن أن ينتهي رجل ببداية متواضعة بسيارة فيراري؟ | 
| alçak gönüllü biri olduğunu görebiliyordum ama kötü bir durumun içine düşmüştü. | Open Subtitles | كنت اراها شخصاً متواضعاً ولكن لسوء حظها كانت تقع بالكثير من المشاكل | 
| Saygıdeğer imparatorumuz, Maximilian... ve bu alçak gönüllü askeri sana saygı duyuyor. | Open Subtitles | إمبراطورنا المحبوب ماكسميليان و جنديه المتواضع.. | 
| Egondan vazgeçmek zorunda olduğunu unutma. alçak gönüllü ol. | Open Subtitles | ..يجب ان تتذكر استسلام ذاتك , كن متواضعا | 
| Okulun tabelasını sizin için tamir ettik, "Bir alçak gönüllü Doğruluk sebolü". | Open Subtitles | نحن نفضل ان تكون مثال للاستقامة والتواضع | 
| Çok alçak gönüllü. Tatlım, etrafta dolaşmalısın. Herkes seni görmek için ölüyor. | Open Subtitles | أنت متواضع للغاية يا عزيزي عليك التجول في المكان , الجميع يرغبون في رأيتك | 
| Müzikal yeteneklerimde alçak gönüllü olduğumu göstererek ben de bir noktada bıraktım. | Open Subtitles | في هذه اللحظة سأنكر وأدعي أنني متواضع بشأن موهبتي الموسيقية هل نجح هذا؟ | 
| "Biz alçak gönüllü pişman kişiler bu eşik üzerinde seni çağırmaya geldik." | Open Subtitles | نحن التائبون بقلب متواضع على هذه العتبة ندعوا | 
| "Biz alçak gönüllü pişman kişiler bu eşik üzerinde seni çağırmaya geldik." | Open Subtitles | نحن التائبون بقلبٍ متواضع... نحن التائبون بقلبٍ متواضع. على هذه العتبة ندعوا... | 
| alçak gönüllü ama aynı zamanda saygın biri. | Open Subtitles | رجل متواضع و مازال يمتلك بعض المروءة | 
| Ben kahraman değilim..ben alçak gönüllü biriyim | Open Subtitles | أنا رجلٌ متواضع محظوظ بأني لا زلتُ حياً | 
| alçak gönüllü olduğun için söylemiyorsun ama bu doğru. | Open Subtitles | أنتِ متواضعة للغاية لتقولي هذا. ولكن هذا صحيح. | 
| Bunu söylemedim. alçak gönüllü olduğun için söylemiyorsun ama bu doğru. | Open Subtitles | ـ هذا ليس ما قلته ـ أنّكِ متواضعة جدًا لقول هذا، لكنه صحيح | 
| Önceden alçak gönüllü, hatta biraz endişeliydin. | Open Subtitles | تعلمين ، لقد كنتِ متواضعة و تقلقين قليلاً | 
| alçak gönüllü olma. Koca bir torba dolusu getirdim. | Open Subtitles | لا تكن متواضعاً أنا أحضرت حقيبة كاملة منها | 
| Üzgünüm, alçak gönüllü olmam gerekiyordu, umurumda olmaması gerekiyordu ama gerçekten, gerçekten umurumda. | Open Subtitles | أَنا آسف , من المُفتَرَض أن أكُونَ متواضعاً وليس مهتماً لَكنِّي كذلك , أنا حقاً كذلك | 
| Bu gece ki gösteriye başlamadan önce sizlere alçak gönüllü oyunumuza ilham kaynağı olan kişinin aramızda bulunduğunu hatırlatmak isterim. | Open Subtitles | قبل أن نبدأ الأداء الليله أود أن أعبر عن شكرى لحضور الرجل و الذى أثارت حياته أداءنا المتواضع | 
| Durum ciddi biliyorum. Tamamen alçak gönüllü olacağım. | Open Subtitles | أدرك ما على المحك هنا ، سأكون متواضعا تماما | 
| Güzel, çekici akıllı, güç ve yeteneği olan alçak gönüllü, çılgın, hayalperest. | Open Subtitles | "إنها جميلة, ومثيرة, لديها العقل, والقوة, والمقدرة والتواضع والطيش والخيال." |