| Evelyn Glennie: Eee o zaman, Alkışlamayı bırakın. | TED | إيفيلين جلايني: حسناً إذاً، توقفوا عن التصفيق. |
| İçinizden bir kişi bile, yerinde oturup iki elini kullanarak alkışlamanın dışında azıcık farklı bir şekilde Alkışlamayı düşünmedi. | TED | لم يفكر ولا واحد منكم حول التصفيق بطريقة مختلفة قليلاً فضلاً عن الجلوس في مقاعدكم هناك وإستخدام يديكم. |
| Alkışlamayı kesin, hepimizi öldüreceksiniz! | Open Subtitles | كفوا عن التصفيق ، ستقتلوننا كلنا |
| - Berbat bir masa. - Alkışlamayı bırakın millet. | Open Subtitles | طاولة بشعة - و توقفوا عن التصفيق جميعا - |
| Alkışlamayı kesin! | Open Subtitles | كفوا عن التصفيق |
| Alkışlamayı kes. | Open Subtitles | توقّف عن التصفيق. |
| - Lütfen, Alkışlamayı kesin. | Open Subtitles | ارجوكم توقفو عن التصفيق |