| Allah yolunda ölmek: ölmek değil, dirilmektir. | Open Subtitles | أن الشهادة في سبيل الله ليس موتاً لا بل انه الخلود. |
| Ben emri Allah'tan alırım. Allah yolunda cihat ederim. | Open Subtitles | أنا آخذ أوامري من الله أنا أخوض حرباً مقدسة في سبيل الله. |
| Ömrünü Allah uğruna savaşmakla geçirenler öteki dünyada sonsuz ve güzel bir yaşamla ödüllendirileceklerdir. Allah yolunda savaşan kişi savaşta ölse de kazansa da sonuçta büyük ödülü almaya, hak kazanacaktır. | Open Subtitles | بسم الله الرحمن الرحيم فليقاتل في سبيل الله الذين يشرون الحياة الدنيا بالآخرة ومن يقاتل في سبيل الله فيقتل أو يغلب فسوف نؤتيه أجرا عظيما |
| Babam ise Allah yolunda çalışırken diş hekimi olmamı da istedi. | Open Subtitles | وأراد أبي أن يعرف إن كان العمل لأجل الرب له علاقة بالأسنان |
| Babam ise Allah yolunda çalışırken diş hekimi olmamı da istedi. | Open Subtitles | وأراد أبي أن يعرف إن كان العمل لأجل الرب له علاقة بالأسنان |
| Allah yolunda öldürülenleri sakın öldüler sanma**** | Open Subtitles | ولا تحسبن الذين يقتلون في) في سبيل الله (أمواتا |
| Kocam Allah yolunda şehit oldu. | Open Subtitles | لقد أستشهد زوجي في سبيل الله |
| Kocam Allah yolunda şehit oldu. | Open Subtitles | لقد أستشهد زوجي في سبيل الله |
| Askerler. Allah yolunda. | Open Subtitles | جنودٌ , في سبيل الله |