| Acıklı bir hikâyeye başlayacakmışsın gibi hissediyorum. Ben almayayım, sağ ol. | Open Subtitles | تبدو كبداية قصة صادرة من القلب أرفض الإستماع ، شكراً |
| Çok cazip ama ben almayayım. | Open Subtitles | إنه محرج للغاية سأضطر إلى أن أرفض |
| Bir katliamcının peşine düşmek kulağa çok emniyetli geldiği için almayayım ben. | Open Subtitles | بقدر ما تبدو مطاردة سفّاح آمنة جدّاً إلاّ أنّني سأرفض عرضكِ، أشكرك على تجربة الأداء |
| 3 öğün sıcak yemek ve yatak ilgi çekici gelse de ben almayayım. | Open Subtitles | ثلاث وجبات دافئة، وفراش للنوم، شيء مغرٍ، لكنّي أعتقد أنّي سأرفض. |
| Ben almayayım. Bizimkiler her ay çektiriyor zaten! | Open Subtitles | لا شكرا أهلي يجعلونني أحصل علي واحد كل شهر |
| almayayım. Belediye Binasına gitmem gerek. | Open Subtitles | سأفوت هذا، يجب عليّ التواجد في مبنى البلدية خلال ساعة |
| Ben almayayım. | Open Subtitles | أنا يجب أن أرفض |
| Yok, almayayım. | Open Subtitles | عليّ أن أرفض هذا |
| Sağ ol. Ama almayayım. | Open Subtitles | شكراً ، لكنى أرفض |
| Yok, ben almayayım, teşekkür ederim efendim. Ben almayım. | Open Subtitles | كلا شكراً، أرفض |
| almayayım ben. | Open Subtitles | - أنا - أنا سوف أرفض |
| Paul, seni severim ama almayayım. | Open Subtitles | بول) , انت تعرف كم أحبك لكني أرفض) |
| Teşekkürler, Üsteğmen. Çay almayayım. | Open Subtitles | شكرا يا أيها الملازم ولكنى سأرفض القهوه |
| Ben almayayım. | Open Subtitles | أعتقد أنني سأرفض هذا العرض |
| - Ben almayayım. | Open Subtitles | أعتقد أني سأرفض |
| Ben almayayım. | Open Subtitles | . أعتقد بأنني سأرفض |
| almayayım, sağol. | Open Subtitles | لا, شكرا, ويجب أن تعلم أن ذاك الشيء الذي فعلته بالباص |
| Yok almayayım. Hep ateş etmeyi istemişimdir. | Open Subtitles | لا شكرا انا دائما كنت اريد ان اطلق النار |
| Dinle, şu ajanda teklifini şimdilik almayayım. | Open Subtitles | سأفوت كتاب التعليمات |
| almayayım. | Open Subtitles | - سألقى به - |
| - Bunu başlatan sen olmak istemez misin? - Sağ ol, almayayım. Ve eğer onları giyiyorsan bu konuşma biter. | Open Subtitles | سأفوّت ذلك و سأنهي المكالمة إن كان ذلك ما ترتديه |