| Çok gerginsiniz ve gözlem altındasınız. | Open Subtitles | أنت تحت الكثير من الضغط أنت رهن الإعتقال |
| Sizler beni temsil edemezsiniz çünkü siz de soruşturma altındasınız. | Open Subtitles | وأنتم لا تستطيعون تمثيلي قانونيًا لأنكم رهن التحقيق |
| Benim emirlerim altındasınız, o zaman hazırlanın. | Open Subtitles | حسناً، أنت تحت الأوامر، لذلك استعد للانتقال |
| Yani geriye çekiyor ve siz düşüyorsunuz ve Dünya'yı yine kaçırıyorsunuz, şimdi de Dünya'nın altındasınız. | TED | حسنا، الارض تسحبك اليها وانت تسقط مرة اخرى، و تخطئ الأرض مجددا، و الان انت تحت الارض. |
| - Tekrar ediyorum, saldırı altındasınız! | Open Subtitles | أكرر، أنت مُعرّضة للهجوم - إلى الأحمر رقم ثلاثة - |
| Sayın Başkan, ülkenizdeki aktif muhalefetin, bu barış anlaşmasıyla ilgili yoğun baskısı altındasınız. | Open Subtitles | سيدي الرئيس، إنك تحت ضغط كبير في موطنك من المعارضين النشطين لاتفاق السلام هذا |
| - Evet efendim. - Siz ikiniz resmi olarak göz altındasınız. | Open Subtitles | ـ نعم، يا سيّدي ـ رسمياً، أنتما رهن الإحتجاز |
| Soruşturma altındasınız. İşinizi kaybedebilirsiniz. | Open Subtitles | أنت رهن تحقيق، وقد تخسر وظيفتك. |
| Hainlik nedeniyle göz altındasınız. | Open Subtitles | أنت رهن الأعتقال للخيانة |
| Evet, şu anda Uzay gemisi Gezegenin tam altındasınız. | Open Subtitles | نعم , وفي الوقت الحالي أنت . تحت قيادة سفينة الفضاء |
| Baskı altındasınız efendim, ama kontrolü kaybetmiyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تحت الضغط سيدي، لكنك لم تفقد السيطرة. |
| Askeri emir komutam altındasınız. Tekrar doldurun. | Open Subtitles | أنت تحت طلب عسكري مباشر أعد التعبئة |
| Bay Kersey, polis gözetimi altındasınız. | Open Subtitles | سيد كيرزي, أنت تحت مراقبة الشرطة |
| Şimdi benim korumam altındasınız, ve istediğimi yapacaksınız. | Open Subtitles | انت تحت حمايتى الان وسوف تفعل ما أطلبه منك |
| Ağrılarınız için güçlü ilaçların etkileri altındasınız. | Open Subtitles | انت تحت تاثير المخدر لعلاج الالم |
| Bizim konukseverliğimizin koruması altındasınız. | Open Subtitles | انت تحت حماية ضيافتنا |
| Nikita, saldırı altındasınız. | Open Subtitles | نيكيتا)، أنتِ مُعرّضة للهجوم) |
| Gerekli değil. Yemin altındasınız. | Open Subtitles | لن يكون لذلك من داعي إنك تحت القسم |