| Herkes, uzaktan akrabalarının hareketlerinden sorumlu olsaydı Sör Alton hepimiz asılırdık. | Open Subtitles | إذا كان كل رجل محاسبًا على الأفعال في المسافات القريبة سيد التون , لكنا شنقنا جميعًا |
| Lord Karstark, Sör Alton'un kafesi temizlensin. | Open Subtitles | السيد كارستارك , فلترى إن كانت زنزانة السيد التون نظيفة |
| Yine de bu notlara bakılırsa Alton tümörü yok etmenin bir yolunu bulmuş. | Open Subtitles | مع ذلك وفقاً لهذه الملاحضات على مايبدو التون وجد طريقة لاستصالئه |
| Cesedi teşhis etmek için Alton'daki bir otele gittim. | Open Subtitles | كان عليّ الذهـاب لأحد الفنادق في ألتون, للتعرّف على الجثّة. |
| Gordon'u şurada gördük, Alton'da Miami International geri yolunda. | Open Subtitles | مطار (لقد رأيت (غوردن) هنا في (ألتون طريق العودة لمطار (ميامي) الدولي |
| Alton'un durumunda ise tümör onun bu olayı ileri seviyeye taşımasını sağlıyor. | Open Subtitles | وفي وضع التون هذا الورم يسمح له لأخذ الأمور للمستوى التالي |
| Kurye Alton ile bu deneyleri yapan kişilerle arasında köprü görevi görmüyorsa. | Open Subtitles | مالم يكون العميل هو الوسيط لل الشخص المسئول عن اجراء التجارب على التون |
| Alton yine de masum. JT'ye zarar vermediği sürece. | Open Subtitles | التون ما يزال بريء ليس إن قام بأذية جي تي |
| Alton ile tek görüşemezsin. Neler yapabileceğini gördün. | Open Subtitles | تتواجه وجهاً لوجه مع التون انت رايت مالذي قادر على فعله |
| Pekâlâ, Alton'un beyni beyin dalgalarını kontrol edebiliyor, değil mi? | Open Subtitles | حسناً ورم التون يسمح له زيادة تحميل موجات الدماغ , اليس كذلك؟ |
| Vincent'in Alton'un kurtaracağını sanmıyorum. Canavara dönüşmeden... | Open Subtitles | انا لا اعتقد ان فينسينت باستطاعته ان يوقف التون ليس بدون |
| Tess, JT'yi Alton'dan olabildiğince uzaklaştırmalısın. | Open Subtitles | تيس , يجب ان تاخذي جي تي بعيدا عن التون قدرما تستطيعين |
| Alton More Wyoming'e çok eşsiz bir hatıra ile döndü: | Open Subtitles | "التون مور" عاد الي "وايومينج" بتذكار فريد |
| Anlaştığımız gibi Alton Kuleleri'ne bir gezi ama hiçbir trene binmeyeceğim. | Open Subtitles | لفة على ابراج التون لاكن لن اركب خيول |
| Belki Alton da serum alıyordu. | Open Subtitles | اذن , ربما التون كان يحقن بمصل هو ايضاً |
| Sör Alton için yer var mı? | Open Subtitles | هل هنالك أي مكان للسيد التون |
| Alton oyunu üzerine küçük bir bahis dükkanı işletiyordu. | Open Subtitles | هو كان يدير مكتب رهانات رياضي صغير ." في " ألتون " . |
| Illinois, Alton'daki bir otelde buluşmamız. | Open Subtitles | أنْ نلتقي في فندق في ألتون بإلينوي... |
| Alton'daki nehrin orada. | Open Subtitles | وراء النهر في ألتون. |