| Bence bizim Alvin bu sefer işleri rayına oturtabilir. | Open Subtitles | أستطيع أن آلفين الكبير ممكن ان يفعلها هذه المرة |
| Ona ulaşmak için tek yol Alvin'den geçiyorsa o zaman öyle olsun. | Open Subtitles | إذا كانت الطريقة الوحيدة للقبض عليه هي من خلال آلفين... ...فلتكن كذلك |
| Bu herif Alvin'in randevu noktasına varmasını beklemeyebilir. | Open Subtitles | ربما لن ينتظر هذا الشخص وصول آلفين إلى نقطة اللقاء |
| Seyahat bitmiş olabilir ama Alvin civarda olduğu sürece başımız hep derde girecek. | Open Subtitles | الرحله قد تكون قد انتهت لكن طالما الفين موجود سنقع دائماً في المتاعب |
| Alvin, Simon ve Theodore, evlat edinilmeyi kabul ediyor musunuz? | Open Subtitles | الفين و وسايمون و تيودور هل توافقوا على التبني ؟ |
| Memur Alvin Adams göreve hazırdır, çavuşum! | Open Subtitles | كونستابل الفن ادامز جاهز للقيام بمهامى , سيرجنت |
| Tatlım, eğer Alvin Dewey cevap vermezse, o evi asla göremem. | Open Subtitles | حبى , اذا ألفن ديوى لا يرد على مكالمتى فلن أرى المنزل أبداً |
| Alvin Wooly'i geçti, ama onay yok. | Open Subtitles | آلفين تعدا مكان وولي ولكنه لم يؤكد لنا شيئا. |
| Ve, Alvin bu teklif bir defalık ve pazarlık yok. | Open Subtitles | وأيضا يا آلفين... ...هذا عرض لمرة وحدة غير قابل للمفاوضة |
| Alvin ve Sincapları yıldız yaptınız biz de yıldız olmak istiyoruz | Open Subtitles | أنت جعلت "آلفين" و السناجب مشاهير نريد أن نكون نجوماً أيضاً |
| -Demiştin Alvin..çamaşırlarını yıkadığın gün | Open Subtitles | هذا ما تقوله كل يوم آلفين هل عليك أن أذكرك أنه معادك اليوم لتقوم بالغسيل ؟ |
| Ben Alvin'im, bebek, deniz ürünleri kralı. | Open Subtitles | أنا آلفين.. ملك المأكولات البحرية. |
| Alvin, Jaster'ı düşün ve bana çürüklerini nereye istediğini söyle. | Open Subtitles | فكر في أمر جاستن يا آلفين... ...وقل لي أين تريد أن أضربك؟ |
| Kırmızı nokta denizaltı Alvin'in lazer ışığı menfezlerden ne kadar uzakta olduğumuza dair fikir veriyor. | TED | النقطة الحمراء هي ضوء ليزر من غواصة الفين لتعطينا فكرة عن مدى بعيدا ونحن من المخارج. |
| Bu Bryan Dicks ben de Alvin Hole. | Open Subtitles | هذا الضابط برايان دكس و انا الضابط الفين هول |
| Birileri ilgileniyorsa dağ gelinciğimin ismi Alvin. | Open Subtitles | حسنا , اذا كان اي أحد مهتم حيواني الاليف اسمه , الفين |
| Alvin, onlardan çok var! İçeri girmemiz gerekiyor! | Open Subtitles | يا الفين , هناك الكثير منهم علينا ان نحتمى بالداخل |
| Ve Alvin bizi aramak için buraya geldiğinde tam da bizim tuzağımıza düşecek. | Open Subtitles | و عندما يأتى الفين باحثا عنا هناك سيقع مباشرة فى فخنا |
| Alvin, onun için ne zaman hazır olacağını soruyor. | Open Subtitles | الفن , انها تريد ان تعرف متى يمكنك ان تكون جاهزا لها |
| Hayır, anne. Dave ve Alvin asla bir şey çalamaz. | Open Subtitles | لا يا امي.."ديف" و "الفن" ما كانوا ليسرقوا اي شيئ |
| Hain Alvin uygun bir karar verilinceye kadar hapishanemizde tutuklu kalacaksın. | Open Subtitles | ألفن الغدار سوف تسجن عندنا حتى يتم الحكم عليك |
| Başlangıçta Alvin Burton'ın müvekkili değil miydi? | Open Subtitles | - نعم. ألم يكن أساساً أحد موكلي آلفن بيرتون؟ |
| Ben Alvin Grau. Filmin yapımcısı ve sanat yönetmeniyim. | Open Subtitles | السادة المحترمون، أَنا ألبين Grau , مدير الفَنَّ والمنتجَ هذه الصورةِ. |
| Dans etmeyi severdim. Lola Falana. Alvin Ailey. Jerome Robbins. | TED | أحببت الرقص. لولا فالانا، ألفين أيلي، جيرومي روبينز. |
| Alvin de arkadaşlarına benim hayvanımın adı Han diyordur. | Open Subtitles | وألفين يخبر اصدقائه بأن لديه حيوان اليف اسمه , هان |