| Bak, Jerry, dikkatini çekti mi bilmiyorum ama uzun süredir amaçsızca sürükleniyordum. | Open Subtitles | انظر،جيري،لا اعلماذا كنت قدلاحظت.. ولكن سابقاً، كنت منجرفاً بلا هدف .. |
| Şu anda yaptığın gibi amaçsızca boşluğa bakmanı engellemekten nefret ediyorum ama kötü... | Open Subtitles | أكره بأن أُقاطِع: تحديقك نحو الفضاء بلا هدف والذي تقومين به حالياً لكن في حالة نسيانكِ، |
| Siz ikiniz konuşurken, gazetemi okuyup dışarıya amaçsızca baksam olur mu? | Open Subtitles | هل تمانع إذا قرأت الجريدة ؟ و أحدق بلا هدف في ما هو خارج النافذة بينما تتحدث ؟ |
| O o hiçbir fikri ile amaçsızca dolaşan, ve ben komada duyuyorum. | Open Subtitles | ، هو يمشي في الأرجاء بدون هدف . ليست لديه فكرة عما يكون ، و أنا بغيبوبة |
| Bir saat önce falan barıma gelip amaçsızca fırtınanın içine gitmemizi istedin. | Open Subtitles | منذ وقت قليل , دخلتِ إلى الحانة وطلبتِ منى أن اقود بغير هدف حتى وصلنا لتلك العاصفة اللعينة |
| Karıma göre, böyle amaçsızca sürmeye devam edersem Golden State'i daha kısa zamanda göreceğimizi düşünüyor. | Open Subtitles | الزوجه تعتقد ان هذا التمثال الذهبى سوف يظهر قريبا او لاحقا لو استمريت فى القياده بلا هدف |
| amaçsızca yaklaşmak yerine bu şekilde çapraz git. | Open Subtitles | .. بدلا من البحث بلا هدف فلتذهب أنت ، يا سيِّدي في هذا المسار القطري |
| Ve tam olarak aynı anda gemi tamamen durdu ve şimdi boş uzayda amaçsızca duruyoruz. | Open Subtitles | فى نفس اللحظه توقفت بلا سبب ونحن الأن نسبح بلا هدف |
| Rengarenk arkadaş gurubunla etrafta amaçsızca gezeceğin düşüncesini hiç beğenmiyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أننى أحب فكرة تجولك بلا هدف مع أصدقائك النابضين بالحيوية |
| Her ikimiz de karanlıkta amaçsızca geziniyor, "potansiyelimizi boşa harcıyoruz" | Open Subtitles | كلانا يتسأل في الظلام، بلا هدف " نبذر إمكانياتنا " |
| Saatlerdir amaçsızca yol alıp duruyoruz. Nereye gidiyoruz? | Open Subtitles | إننا نقود السيارة بلا هدف منذ ساعة، إلى أين نحن ذاهبان؟ |
| Kam Otoban boyunca amaçsızca yürüdüğü görüldü. | Open Subtitles | لقد وجدت تمشي بلا هدف على طول الخط السريع |
| Bozulmuş ve yıpranmış yalanlarda amaçsızca dolaşırken bu hain neden hayatımı kaydırdı? | Open Subtitles | ♪ تلك الكذبات الواهنة والمهترئة ♪ بلا هدف ♪ ♪ لما دخل هذا المخادع فى حياتى؟ |
| Canımız durmak isteyene kadar amaçsızca süreriz. | Open Subtitles | سوف نقود بلا هدف حتى نشعر ان علينا التوقف |
| Yoksa spor salonunun dışında amaçsızca oturanlarda bir şey mi fark ettin? | Open Subtitles | أو رأيت شيئًا يجلس بلا هدف خارج تلك الصالة الرياضية؟ |
| Tabii polis akademisini 2 haftada bıraktıktan sonra amaçsızca yaşamayı dert etmiyorsan ayrı. | Open Subtitles | ما لم تكُن راضيًا بخروجك من معهد الشرطة بعد أسبوعين من الالتحاق ومن ثم غدوّك بلا هدف في الحياة. |
| Biliyorum ki şu anda dışarıda amaçsızca etrafta geziyor. | Open Subtitles | اعرف انه هنا بالخارج يتجول بلا هدف |
| Zamanınızı gerçekleri bilmeden geçirdiniz, dünyanıza çöreklenmiş karanlıkta, amaçsızca dolanırken geçmişin izinde takılıp kalmış halde, ama şimdi aydınlığa giden yol açıklığa kavuştu ve yeni bir inanca kucak açmanın zamanı geldi. | Open Subtitles | أمضيتم وقتكم فى تجاهل الحقيقةِ تَتعَثُّرون بدون هدف خلال الظلامِ المُختار على عالمِكَ بزخارف الماضي |
| Şişman insanların şişman çocuklarıyla amaçsızca etrafta gezindiği bir yer. | Open Subtitles | إنها مليئة بالناس والاطفال البدينين الذين يتجولون بدون هدف |
| Sessiz, sakin fakat matem ağaçlarıyla kaplı, ruhların sadece amaçsızca gezindikleri bir belirsizlik bölgesidir. | Open Subtitles | إنه مثل مكان أحمر الأفق, هادئ وسلمي ولكن ملئ بأشجار الصباح حيثما تهيم الروح بكل بساطة بدون هدف |
| Bir saat önce falan barıma gelip amaçsızca fırtınanın içine gitmemizi istedin. | Open Subtitles | منذ وقت قليل , دخلتِ إلى الحانة وطلبتِ منى أن اقود بغير هدف حتى وصلنا لتلك العاصفة اللعينة |