| Sen onu vurduğunda çoktan ölmüştü. ama arkadaşın farklı konuşuyor. | Open Subtitles | كان ميتاَ لحظة قتله لكن صديقك يراه بشكل مختلف |
| İçeri girmeye çalıştım, ama arkadaşın Dr. Baines beni dışarı attırdı. | Open Subtitles | حاولت الدخول، لكن صديقك الدكتور بينز رمتني خارجا. |
| Neredeyse bırakmıyordu ama arkadaşın Kent'in çok yardımı dokundu. | Open Subtitles | , هو تقريبا لم يفعل لكن صديقك كينت كان مفيدا جدا |
| Seninle işim yoktu aslında, ama arkadaşın tehlikeli biri. | Open Subtitles | ما كنت سأوقفك ولكن صديقك خطير للغاية |
| - Bunları açıklamayı sevmem ama arkadaşın bir Kasım gecesi dünyamı sarstı. | Open Subtitles | لا أحب أن اتبادل القبل وأتحدث, ولكن صديقك هزني بليلة سحرية واحدة في شهر (نوفمبر). |
| Alınma ama arkadaşın kaşarın teki. | Open Subtitles | حسنا ، بدون اهانه و لكن صديقتك ... باغية لأبعد درجه |
| Zor olduğunu biliyorum ama arkadaşın daha iyisini hak ediyor. | Open Subtitles | أعرف أنه صعب لكن صديقك يستحق أفضل من هذا |
| Kıyaslamayı sevmem, ama arkadaşın bu konuda haklı. Deneme. | Open Subtitles | أنا لا أحب هذه المقارنة لكن صديقك معه حق... |
| ama arkadaşın boşuna kürek çekti. | Open Subtitles | لكن صديقك ضخّم الموضوع على لاشيء |
| ama arkadaşın Antonio'nun sana ihtiyacı var şu anda. | Open Subtitles | لكن صديقك أنطونيو، يحتاجك الآن |
| Sen iyiydin, ama arkadaşın Ron ünlülerin yanında nasıl davranılacağından bihaber. | Open Subtitles | انتي كنت بخير لكن صديقك جون بالتاكيد لا يعلم كيف يتصرف امام المشاهير . |
| Kendime acıyordum. ama arkadaşın Smith beni öldürmeye kalktı. | Open Subtitles | أمتلأتُ بالشفقة على نفسي لكن صديقك (سميث) حاول قتلي |
| Alınma ama arkadaşın Finley'in tek derdi para kazanmak. | Open Subtitles | بدون إساءة ، لكن صديقك (فينلي) لا يهتم إلا بجني المال |
| Öyle olsun, ama arkadaşın kalıyor. Herhangi bir- | Open Subtitles | حسناً، لكن صديقك سيظل هنا وإذا... |
| ama arkadaşın arabanın tepesinde. Arabanın tepesinde. | Open Subtitles | لكن صديقك يجلس على سيارتك |
| Biz Hydra değiliz ama arkadaşın Coulson öyle. | Open Subtitles | قد لا نكون (هايدرا) ولكن صديقك (كولسون)... إنه كذلك! |
| Saygısızlık etmek istemem, ama arkadaşın bir çocuk gibi gözükmüyordu. | Open Subtitles | لكن صديقتك لم تبدو طفلة بالنسبة لي |