"ama tamam" - Translation from Turkish to Arabic

    • لكن حسناً
        
    • لكن لا بأس
        
    • ولكن ما يرام
        
    • لكن نعم
        
    • لكن لابأس
        
    • لكن حسنا
        
    • لكن حسنًا
        
    • ولكن حسنا
        
    • ولكن حسناً
        
    • ولكن لا بأس
        
    O Waffle'ı özel bir gün için saklıyorduk ama tamam. Open Subtitles حسناً، كنا نحتفظ بتلك الفطائر لأجل مناسبة خاصة، لكن حسناً.
    Ben size yardımcı olmaya çalışıyorum ama tamam! Open Subtitles أنا أماشيك بشان هذه الناحية ، لكن حسناً ، سأقوم بإحصاء السيارات
    Bu sözümden dönmek için çok gülünç bir zaman ama tamam. Open Subtitles هذا سيكون مبهج لي ان اتراجع لكن.. لكن حسناً
    ama tamam, çünkü anlaşma yaparken bunu kabul ettim. Open Subtitles لكن لا بأس بذلك، لأني اِخترت طوعاً عقد ذلك الإتفاق
    Büyük sahnede çok daha iyi olacaktır, ama tamam. Open Subtitles سوف تبدو أفضل في مرحلة أكبر، ولكن ما يرام.
    Beni kaldırıp atacak gücün olduğunu sanmam ama tamam, at bakalım. Open Subtitles أشك بما يكفي في أمر توصيلتي لكن نعم, أريد توصيلة
    Kapın beş yıldır hiç kilitli değildi ama tamam. Open Subtitles لم يقفل هذا الباب منذ خمس سنين, لكن لابأس.
    Bayağı meşgulüm ama tamam, bekle işimi bitireyim. Open Subtitles انا مشغول جدا لكن حسنا ، لحظة ، دعني ابعد هذا الشيئ الذي اعمل عليه
    Bu durumda deliler alemine hoş geldik ama tamam. Open Subtitles وهو بالمناسبة جنون, لكن حسنًا
    Söylediklerinin tek kelimesini bile anlamadım, ama tamam. Open Subtitles لم أفهم لا شيء من ذلك، ولكن حسنا.
    Başına bir şey geldiğini sanmam, ama tamam. Open Subtitles حسناً، ولكن لا أعتقد أن هذا سوف يحدث، ولكن حسناً
    ama tamam, adamınla bunu doğrulamaktan mutluluk duyarım. Open Subtitles لكن حسناً ، سأكون سعيداً لو تأكدت من صحة الأمر من رجلك
    Bu atalarıma ve Tanrıma büyük saygısızlık olur, ama tamam. Open Subtitles هذه إهانة وقحة لنسبي وديني ، لكن حسناً
    Tamam. Çok geç olabilir ama tamam. Open Subtitles حسناً، قد يكون متأخر جداً، لكن حسناً
    Bana zaten bilmediğim bir şey söylemedin ama... Tamam. Open Subtitles لقد كنت أعلم , كل ذلك لكن , حسناً
    Bana öyle geliyor ki onun hakkinda düsüncelerini ele vermemek için konuyu dagitiyorsun ama tamam, haydi onu terapisini nasil idare ettigin hakkinda konusalim bana organize edilmemis, tahrik edici ve hatta dürüst olursam çok fazla problemli geliyor. Open Subtitles مع أنه يبدو لي أن هذا مشتتاً عن الحديث بشأن مشاعرك تجاهها لكن حسناً, دعنا نبدأ بالنظر إلى كيف تقوم بإجراءات علاجها و الذي يبدو لي إندفاعياً
    Ben yaptım demiyorum ama tamam, söylüyorum. Open Subtitles و أنا لا أقول بإنني فعلتها، لكن... حسناً, أنا أقول. أنا فعلتها.
    Şey...diğer çocuklara karşı adaletsizlik olacak ama tamam. Open Subtitles هذا لن يكون عادلاً للأطفال الآخرين ، لكن لا بأس
    Özür dileceyecek hiçbir şey yapmadım, ama tamam, özür diliyorum. Open Subtitles لا يوجد هنالك شيء لاعتذر عنه لكن لا بأس أنا آسف
    Pekala, niyetim espri yapmak değildi ama tamam. Open Subtitles أوه، حسنا، لم أكن أريد لنكتة، ولكن ما يرام.
    Bu hoşuma gitmiyor ama tamam. Open Subtitles أنا لا أحب ذلك، ولكن ما يرام.
    Tamam. Bu biraz tuhaf, ama tamam. Tabi. Open Subtitles حسنًا ، ذلك غريب قليلاً لكن نعم بكل تأكيد
    Karen beni öldürecek.ama tamam Philby ve Dietrich' çağır. Open Subtitles كارين ستقتلني لكن لابأس اسحب فلبي ودتريتش
    "Aşındırılmış bir çıkıntı" nasıl düzelebilir bilmem, ama tamam. Open Subtitles أنا لا أعرف كيف هذا"النتوء البالي" أن يكون بخير، لكن حسنا
    Ama... tamam, peki. Open Subtitles لكن .. حسنًا جيد
    ama tamam, Hobbitlere hâkim olma sen. Open Subtitles ولكن, حسنا, لا تعرف "الهوبيت".
    Bunu neden daha önce söylemediniz anlamadım ama, tamam. Open Subtitles أنا لا أفهم لِمَ لَمْ تخبروني بهذا من قبل ولكن حسناً.
    Peki anne, kalmamalıyım, ama tamam. Open Subtitles حسناً يا أمى ، ينبغي ألا أفعل أعرف ذلك ، ولكن لا بأس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more