| Yani sen şimdi Coral'ın iyi, Amber'in de kötü olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | تقصدين أن " كورل " طيبة و " أمبر " شريرة ؟ |
| Burası Jet Mavi. Amber 761 bugün boşaltmaya uygun mu? | Open Subtitles | هنا جت بلو، هل أمبر 761 تستطيع المرور اليوم؟ |
| Dash, Amber onunla daha önce de yalnız kalmıştı, unuttun mu? | Open Subtitles | داش .. أمبر كانت بمفردها فى الغابه قبل ذلك أتتذكر |
| Beni aradığınızı duydum. Amber ve Raymond'a neler yaptığınızı görmüştüm. | Open Subtitles | لأني سمعت أنك تلاحقني و رأيت ماذا فعلت لآمبر و ريموند |
| Yeni bir kadın olarak geri döndüğümde de Amber'e bir cenaze töreni düzenleyeceğim. | Open Subtitles | وعندما أصبح إمرأة جديدة سأقوم بعمل الجنازة لآمبر |
| Peki, efendim. Afedersiniz. 33 Amber Lane'i biliyor musunuz? | Open Subtitles | نعم سيدى عفوا ,هل تعرف نمرة 33 امبر لان ؟ |
| Roxy ve Amber, yeni adaylarımızı getirin. Zamanı geldi. | Open Subtitles | روكسي, امبر, احضرا العضو الجديد, حان الوقت |
| Amber, o Eve'le birlikteyse, Kim de Eve'le birlikteyse... şu anda hayatları tehlikede demektir. | Open Subtitles | أمبر .. هل المفاتيح مع إيف ؟ وإذا كانت مع إيف .. |
| Vampirler tabutlarından çıktığında kardeşim Amber'la beraber eşit haklar yürüyüşüne katılmıştık. | Open Subtitles | عندما خرج مصاصي الدماء من التابوت ذهبت أنا وأختي الكبيرة أمبر إلى مسيرة للمطالبة في مساواة الحقوق |
| Oda arkadaşının Amber Quarter olduğunu biliyorum ve... Ama bilirsin Brent bir ahlak örneği değildir. | Open Subtitles | أعني إنني أعرف أن أمبر زميلتك بالغرفة ولكن ليس الأمر أن برينت يلعب التخفي |
| Amber'la olan yemeğimizi kaçırdığın için ben de yeni erkek arkadaşınla tanışmanın vaktinin geldiğini düşündüm. | Open Subtitles | بما أنك لم تأتي للعشاء معي ومع أمبر في تلك الليلة، فكرت بأن الوقت أصبح مناسباً لكي ألتقي بصديقك الجديد |
| Amber'ı görmem gerekiyordu ama arayıp iptal edebilirim. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أقابل أمبر ولكني أستطيع الاتصال بها وإلغاء الأمر |
| Amber annem olmayabilir,... ..ama kötü de değil. | Open Subtitles | ربما لا تكون أمبر والدتي، ولكنها ليست سيئة |
| Amber'in lakabı acımasız kaltak, ve sen benden şüpheleniyorsun. | Open Subtitles | إن الاسم الحركي لآمبر هو الساقطة المتوحشة |
| Çünkü Wilson'a onun için ve Amber'a olanlar için gerçekte ne hissettiğini yaşananlardaki payını söylersen ve o da kapıyı vurup giderse-- | Open Subtitles | لأنك لو أخبرتَ ويلسون بحقيقة مشاعرك تجاهه وتجاه ما حدث لآمبر ودورك فيما قد حدث |
| Puanlar Amber'a gidiyor. | Open Subtitles | ستذهب النقاط لآمبر |
| Amber soğukkanlı ve kurnazdı. Evet, yani? | Open Subtitles | -كانت (لآمبر) فاترة ومخططة يقظة |
| Amber Arrow'un temlik işlemlerinin izini sürdüm. | Open Subtitles | (تتبعت تسلسل حق الملكية (لآمبر أرو |
| Amber, kızlar, bitirmemiz gerekn bir hikaye daha var. | Open Subtitles | امبر, ما زال لدينا قصة اخيرة اتركي الشراب |
| Bugünkü adı "Jess", yarınki adı "Lisa" veya "Amber" olabilir. | Open Subtitles | اليوم اسمها "جيس" وغدا يمكن أن يكون "ليزا" أو "امبر" |
| Bugünkü adı "Jess", yarınki adı "Lisa" veya "Amber" olabilir. | Open Subtitles | اليوم اسمها "جيس" وغدا يمكن أن يكون "ليزا" أو "امبر" |