| Şimdi inatçı Çavuş Angel'ın işinin bittiğini söylemekten gurur duyuyorum. | Open Subtitles | آلان كلكم ستسرون لسماع ذلك , بإن الرقيب آنجل العنيد تولي آمره |
| Şimdi inatçı Çavuş Angel'ın işinin bittiğini söylemekten gurur duyuyorum. | Open Subtitles | آلان كلكم ستسرون لسماع ذلك, بإن الرقيب آنجل العنيد تولي آمره |
| Angel'ın gözünün önünde birşeyler yemeye çekindim... ..ben de mola verdim. | Open Subtitles | يبدو أن هناك الكثير (من سجلات (آنجل لذا أَخذتُ إستراحة قصيرة |
| - Angel'ın ofisi nasıl yardımcı olabilirim? | Open Subtitles | هذا مكتبُ آنجل كَيْفَ أُساعدُك؟ |
| Hani şu Angel'ın tekrar bir insan olmasıyla ilgili kehanet. | Open Subtitles | تعرف, النبوءة التي تقول أن (آنجل) سيكون ولد حقيقي ثانيةً |
| Evet, özelliklede Angel'ın burada olması, falan. | Open Subtitles | خصوصا بوجود آنجل هنا و كل شىء |
| Tanrım, Angel'ın kendini sinirli hissetmeye başlamamasını umarım. | Open Subtitles | أتمني أن يكون آنجل بخير |
| - Angel'ın hemen gelmesi gerek. - Birşey olmuş olmalı. | Open Subtitles | ــ كان علي (آنجل) العودة الآن ــ هنالك شيءً ما حدث |
| Angel'ın ruhu varmış. Aman ne güzel. Hun lideri Atilla'nın da vardı. | Open Subtitles | أذاً (آنجل) لديه روح أياكان, دعونا نكسب الرهان |
| Angel'ın bir ruhunun olduğunu öğrendin. Artık işlerin biraz daha nahoş, biraz daha ahlaklı olduğunu söyler gibisin. | Open Subtitles | آنجل) لديه روح, أنت الأن تتسائل) أذا كانت الأشياء أكثر ظلمة |
| Angel. Angel'ın üç neşeli kızı daha burada. | Open Subtitles | (ــ (آنجل (ــ لدينا ثلاثة آخرين من مُحبين (آنجل |
| - Bir ruhu var. - Angel'ın ruhu var. Bu çok mantıklı. | Open Subtitles | ــ لديه روح ــ (آنجل) لديه روح, هذا يبدو واضحً |
| Sen ve Angel'ın ortak yanı Wolfram and Hart'ın bir çalışanını zorla kaçırmanız. | Open Subtitles | (أنت و (آنجل لديكما الكثير من الأشياء المشتركة أختطاف موظف "من "ولفرام و هارت |
| - "Baba oğlunu öldürecek." - Wes, Angel'ın... | Open Subtitles | " ــ " الأب سيقتل الأبن (ــ (ويز) ظن أن (آنجل |
| Yanlış kehanetleri değiştirdin, Angel'ın oğlunu öldüreceğini yazdın... | Open Subtitles | أنا غيرت النبوءة لتجعلها آنجل) سيقتل أبنه) |
| Angel'ın toz yığınının üzerinde dans etmek için benim yeterli güce sahip olduğumu düşündün ve zannımca Holtz senin için yeterince hızlı çalışmıyor. | Open Subtitles | أعتبارأً حتي الان لم ارقص (علي كومة تراب (آنجل أظن أن (هولتز) ليس سريع بما فيه الكفاية |
| Bunu basit bir kan davası sanıyordum. Ama asıl istediğin Angel'ın oğlunu korumakmış. | Open Subtitles | أعتقد أن هناك ثأر (أتريد حقاً أنقاذ أبن (آنجل |
| Angel'ın var. Gerçekten onun için endişeleniyorum Charles. | Open Subtitles | (آنجل) يحتاجة, أنا حقاً قلقة, يا (تشارلز) |
| Tek önemsediğim Angel'ın hisleri. Benim önceliğim o. | Open Subtitles | مشاعر (آنجل) هي التي أهتم بها أنها من أولويتي |
| Öyleyse psişiklerin söylediğine göre, Angel'ın otelinde davetsiz misafirler var. | Open Subtitles | المتنبؤن يقولون أن فندق آنجل) به بعض الضيوف المتطفلين) |