| Kendin de söyledin, sen ve ben seks yaptığımızda anlam ifade etmiyordu. | Open Subtitles | ولو أنت فعلتها مع ترينا ، واضح أنه ليس كذلك أنت قلت هذا بنفسك: عندما فعلناها أنا وانت ، لم تعني شيئاً |
| Jeoloji ve matematik lisansı onlar için bir anlam ifade etmiyordu. | Open Subtitles | درجاتها في الجيولوجيا و الرياضيات لم تعني الكثير لهم. |
| Ödüller ve methiyelerle dolu bir hayat, büyük oğlu Chin Ho'nun polis akademisine .kayıt edildiği zaman hissettiği gururuyla karşılaştırıldığında onun için bir anlam ifade etmiyordu. | Open Subtitles | ان حياته المليئة بالثناء والجوائز لم تعني له شئ مقارنة بالفخر الذي شعر به عندما ابنه البكر |
| Facebook, Twitter -- bunların hiçbiri bir anlam ifade etmiyordu. | TED | الفيسبوك او التويتر..لم تعني لهم شيئا. |
| Sadece bir defa oldu. Hiçbir anlam ifade etmiyordu! | Open Subtitles | كانت مضاجعة عابرة، لم تعني شيئاً |
| Bir anlam ifade etmiyordu. | Open Subtitles | لم تعني أيَّ شئ لي |
| Benim için hiçbir anlam ifade etmiyordu. | Open Subtitles | لم تعني أيّ شئ |