| Biliyor musun, dostum bugünlerde Annen sana yeni bir baba bulacak. | Open Subtitles | هل تعلم , ياصغيري في هذه الأيام ستجد لك أمك أبا ً جديدا ً |
| Kemper, Annen sana otostopçuları almamanı söylemedi mi hiç? | Open Subtitles | كيمبر ، ألم تقل لك أمك بأن لا تحمل المتشردين ؟ |
| Annen sana hiç bir yabancıyla yola çıkmaman gerektiğini öğretmedi mi? | Open Subtitles | ألم تعلمك أمك أن لا تركب مع الغرباء أبداً ؟ |
| Annen sana telefonu böyle mi açmanı öğretti? | Open Subtitles | هذا ما علمته لك امك في كيفيه الرد علي الهاتف؟ |
| Annen sana yeteneklerin hakkında neler söyledi? | Open Subtitles | ما الذي قالته أمك لك حول الهدايا؟ |
| Yani gerçekten kötü geçen bir günün sonunda Annen sana hiç sütle kurabiye vermedi mi? | Open Subtitles | أعني، بعد يوم سئ شاق لم تكن تعد لك أمك اللبن مع البسكويت؟ |
| Annen sana tam olarak ne dedi, söyle. Hatırlayabildiğince onun kelimelerini seç. | Open Subtitles | أخبرنا بالضبط ما قالته لك أمك أفضل ما يمكنك تذكر كلماتها |
| Annen sana ne yaptı da böyle sapkın biri oldun? | Open Subtitles | ماذا فعلت لك أمك لتصبح شخصاً مشوهاً هكذا؟ |
| Sus küçük bebeğim, tek kelime etme. Annen sana şakacı bir kuş alacak. | Open Subtitles | "أصمت يا صغيري ولا تقل كلمة" " سوف تشتري لك أمك طائرا مغردا" |
| Annen sana istediğini yapabileceğini söylemedi mi hiç? | Open Subtitles | ألم تقل لك أمك أنه يمكنك أن تفعلي ما تريدين؟ |
| Annen sana başkalarını gizlice dinlemenin kaba bir davranış olduğunu söylemedi mı? | Open Subtitles | هيّا ارحل عن هنا ألم تقل لك أمك إنه من سوء الأدب أن تنصت إلى حديث الآخرين ؟ |
| Annen sana yemeğinle oynama demedi mi hiç? | Open Subtitles | ألم تخبرك أمك أن لا تلعب بطعامك؟ |
| Annen sana hiç terbiye öğretmedi mi? | Open Subtitles | ألم تعلمك أمك أن تطلب بأسلوب أكثر تأدبآ |
| Annen sana kızların çantalarını karıştırmamanı söylemedi mi? | Open Subtitles | ألم تقل لك امك ألا تتجسس على حقائب الفتيات ؟ |
| Annen sana kurdele bağlamış, ha? | Open Subtitles | لقد ربطت أمك لك قوس |
| - Annen sana yeni iç çamaşırı aldı mı? | Open Subtitles | إذن هل اشترت لك ماما ملابس داخلية ؟ |
| Annen sana öğretmeye çalışıyordu ama sürekli düşüyordun. | Open Subtitles | أمك كانت تحاول تعليمك لكنك كنت تخفق باستمرار |
| Annen sana baktığı için şanslısın diyelim. | Open Subtitles | حسناً , أنتِ محظوظة لأن لديك والدتك لتعتني بك. |
| Annen sana intikam alıp, insanları öldürmeni mi söyledi? | Open Subtitles | ... هل والدتك أخبرتك أن تثأر وتقتل الناس ؟ |
| Annen sana ağaçtan şeker yememeni öğretmedi mi? | Open Subtitles | ألمَ تعلمك والدتك بأن لا تأكل الحلوى من الأشجار؟ |
| Annen sana hamile kaldığında daha 17 yaşındaydım. | Open Subtitles | كان عمري 17 سنة فقط حين حملت والدتك بك. |
| Annen sana yardım edemez, kız gibi oynadığın için babanın olmadığını da biliyorum. | Open Subtitles | لا يمكن لوالدتك أن تساعدك و أعلم بأن والدك ليس متواجداً معك و إلا فإن لعبك لن يكون ضعيفاً هكذا كعاهره |
| Ve Annen sana bir bayanın önünde kendini kaşımanın kaba bir şey olduğunu öğretmedi mi. | Open Subtitles | هل علمتك أمك أنه من غير اللائق أن تحك مؤخرتك أمام أمرأه |
| Annen sana alaycı kuş alacak | Open Subtitles | أمك سوف تشتري لك طير العندليب |
| Annen sana hamile kaldığında evli değildi demek. | Open Subtitles | إنها تعني فقط أن أمك لم تكن متزوجه عندما حملت بك |
| Seni budala, Annen sana ekmekleri nasıl ısıtacağını öğretmedi mi? | Open Subtitles | يا حمقاء ألم تعلمك أمك طريقة تسخين رغيف خبز العشاء |